18 Kasım 2013 Pazartesi

ŞEFKATLE İLMEK İLMEK BUZLARI ERİTİYORUZ.. canıtın sen de heyamolayı duyuyor musun.. suların şıpırtısını.. ağlardaki balıkları..

bazı gün sadece..
söyleyeceğimi söyleyeyim..
ekleyeceğimi ekleyeyim..
facebooku radyo niyetine kullanayım istiyorum..
interaksiyonsuz duyuru merkezi niyetine..

kolayca "hayır" diyeyim..
itairazları soruları göz ardı edebileyim istiyorum..
ama neden diye sorulursa yürüyüp gideyim istiyorum.. 
üstelik bunları.. tam da ortalık yerde yapabileyim.. istiyorum..

bileyim eki tamamen beni bağlıyor..
kapasiteyi değil seçimi gösteriyor..
zira..
karşımda herkim olursa olsun..
cevabı veren tavrı koyan ben'im..
ve karşımdakinin farklı olması ben'in farklı olmasını sağlamaz..
sağlamamalı..

kimine şeker şerbet.. kimine despot olamam..
ve ben genelde şeker şerbet modunda olmayı seviyorum..
bak bu sevgi de bir seçim belirliyor aslında..

dün mesela gidilip yapılabilecek onca şey varken..
evimde sıcacık oturup..
yalan aslında bir hava ve güzelleşme molası verdim tabii..
ama çoğunlukla evimde sıcacık oturdum..
örgü ördüm..
ve film ve dizi izledim..

filmlerden zuzu angel.. 1976da polis tarafından göz altına alınan ve yok edilen bir çocuğun..
modacı annesinin sivil direnişi ve onun da şüpheli ölümünü anlatıyor..

bir zamanlar sizlere kelebek kızkardeşleri anlatmıştım ya..
bu da farklı bir versiyorumdur..
bu olaylardan hemen sonra kuyup duyduklarımıza ne çok üzülürken..
burnumuzun dibini görmememiz de....
bizim kötü niyetli olduğumuzu göstermez.. 
gösterilmedi bize.. 

filmde annenin bir lafı vardı..
sosyalizmi yeni keşfeden öğrenci oğluna..
"bunu benim çalışan terzilerime söylemeyin.. 
çünkü onlar balık istifi otobüslerle işlerine gitmeyi önemsiyor..
oğlu soruyordu..
sen kapitalizmin tarafını mı tutuyorsun..
ben öyle mi söyledim diyordu anne..
ben sana.. emekçilerin.. hayatlarını sürdürmek için  çok çalışmak zorunda olduklarını..
size destek verecek halleri ve vakitleri olmadığını söylüyorum.. "

bugünkü tecrübelerimle..
diyorum ki.. 
hayatın gerçeği bu değil mi..
birilerinin yardıma ihtiyacı varsa ve sen yardım için yollara döküürsen.. 
o yollarda o yardım etmek istediklerin yanında olmayacak..

olamaz..
pratikte mümkün değil..
savaşmak hayatta kalmak için yapacak daha başka işleri var..

ben çok sıkıldım artık..
orda da bilmem kimler aç.. diye duyurmayı sosyal goygoyculuğu sosyal bilinç olarak algılayanlardan.. 

hadi o zaman kalk yardım edelim..
dendiğinde.. 
"ama böyle edelim" .. "yok daha iyisi şöyle edelim"..
"neden böyle etmiyoruz ki.".
denilmesinden..

bir de şundan sıkıldım...
"yardım ediyorsunuz ama ya onlar.."
"yardım ediyorsunuz ama.. onların şusu.."

ben sıkıldım kadın olarak daimi mızıldanılmasından..

bizde bu işe.
bir soruna karşı bir destek bir yardım bir organizasyon oluşturmaya...
"elini taşın altına sokmak" deniyor..

bir yaşlı alman hastam olmuştu..
kadın..
nazi devrinde okul yaşlarında imiş..
ipe tırmanın.. çıplak elle dermiş beden eğitimi hocası..9 yaşında imiş sıskacık..
tırmanamazdım dedi..
düştüm.. kolum kırıldı..
kaldırıldım ve yine ipe tırmanmam söylendi kırık kolla..
savaş dönemi çalışmak zorunda kalmış..
ve ailesinden ayrı kalmış..
sonra savaş bitmiş.. 
o bir yanda kalmış annesi bir yanda.. yürüyerek dağlar aşmış onaltısında..
 kaçak sınırlar geçmiş..
annesini bulmuş..
sonra bir erkekle tanışmış aşık olmuş..
erkek memleketine dönmüş..
kadını genç kızı unutmuş..
bir gün telefon gelmiş erkeğe.. 
ofisinde otururken bir anadolu şehrinde..
garda sizi soran bir konuğunuz var..
adam şaşırmış gitmiş bakmış kim bu diye..
bakmış bu kadın.. 
elinde bavul gelmiş..dağlar sınırlar aşmaya alışık ya..
evinde oturup terkedildim türküsü yazmamış..
evlenmişler..

çocukları olmuş..yıllarca eşlik etmişler birbirlerine..
kadınla sohbetimizde..
bana bakmış ve.. demişti ki..
ben şöyle bakmayı öğrendim hayatta..
"iş varsa kolunu sıva.."

evet bizde elini taşın altına sokmak derler..
onlarda..
iş varsa kolunu sıva..

neden öyle denir diye bir düşünün bakalım..
hele bir farkı farkedin..
zira dil yaşayan delildir..
yaşam farklarının delilidir.. kanıtıdır..

ne demiş şair..
"onlar niçin yukarda..
niçin ben çukurdayım..
gülsün neden cihan bana ben yalnız ağlayım"..
nedeni bu olabilir mi??..
bizim taş canımızı yakarsa kaygımızla..
onların yen engel olmasın kaygısı..

örüyorum ilmek ilmek..
bir yandan yazışıyorum sizlerle..
kiminizle açıktan..
kiminizle mesajlardan..

biliyor musunuz ilk defa neden seviniyorum..
yanlış anlamamız olmamasına..
gereksiz iltifat yapmamamıza..
hep beraber.. balık ağı çeker gibi.. sessiz bir heyamola eşliğinde..
doğal bir denge bulduk..
kolay da değil..
en az altmış kişiyiz.. 
ve.. 
içimizde sessiz türküler.. 

vandakileri bilmem ama ben bir teşekkür edeyim dedim size..

henüz yeni bir bilgi aktaramıyorum..
yok çünkü elimde bilgi..
olunca ilk işim..
herkesi bilgilendirmek..
bu arada anketi doldurdunuz mu =)..






6 yorum :

Çiğdem dedi ki...

Sabah bir sürü şey yazasım vardı. Şeker şerbet yazamayacaktım. Dur dedim kendime bir dışarı çık şu şu işleri bitir gel. Sonra düşün..

Sen bütün diyebileceklerimi hem de çok usturuplu demişsin. Eline, diline, yüreğine sağlık.

"bi" dedi ki...

bu sessiz, bu kendi kendine ilerleyen, samimi, ufacık da olsa fayda sağlayan hareketimizi çok sevdim. "ama"lar bulmaya çalışan çok olur, uğraşsak biz de buluruz. da, mevzu o değil. hani yangına su taşıyan karınca misali. biz de biliyoruz tek başımıza yangını söndüremeyeceğimizi ama.. tarafımız belli olsun 8)
anketi de cevapladım tabi ki. tüm ödevlerimi yapıyorum 8)
öperim çok.

Adsız dedi ki...

Anketi de cevapladım,kollarımı da sıvadım,elim de taşın altında. Olmayıp akıl verenlere, "bizden bu kadar, sizden de 'o'kadar olsun" diyorum. İşime devam ediyorum.
Bazı arkadaşlarım bana getirecek elindekileri, tek elden ulaştıracağız. İş sessizce ilerliyor bizim cephede :)
Ben de öperim çok.
Ece

lale dedi ki...

Anketimi çoktan yaptım, örgümü de ördüm, hatta kocam bile tezgahlardan örgü bere atkı bakıyordu baktım ki:))
Seviyom seni bi de

Adsız dedi ki...

Şimdi okudum,sizi seviyorum,nokta...
Şebnem

Nazpek dedi ki...

Anketimi doldurdum paketlerimiz hazır olmak üzere yola çıkmayı bekliyor

Follow my blog with Bloglovin