15 Haziran 2012 Cuma

gergimim asabiyim amaataletin en sıcak çarpmış martılısı olmayı sürdürmek zorundayım..


bugün bir yazı okudum..

hala .. "yapma.. ol"..
ve eğer memnun değilsen "olduğun seni bırak.. ki yeni sen olabilesin" modu devam etmekte..

yaşam değil mi kişileri oluşturup geliştiren..
bu kadar nasihat .. bunca kişisel gelişim.. yaşamadığımızdan mı acaba..
yoksa durup düşünmediğimizden mi..

pofi vardı hani
benim terrier cinsiköpeğim..
minder koymuştum taşın üzerinde yatmasın diye..
hep yatmayı sevdiği pufun altına..
atası geldi minderi..
ama puf dikdörtgen ..
yastık kare..
köpek de..
kısa kenar tarafından yastığı ittirmeye çalışınca..
çıkaramamıştı soktuğum yerden..

burnuyla zorlayıp havalandırınca .yastığı
sevinerek yatmıştı yere..
yastık salakçığın üzerine kapaklanmıştı ..
hiç unutmuyorum o sahneyi..
pufun altından çıkıp..
karşısına oturup..
bakmaya başlamıştı kafasını yana devirip..
resmen düşünüyordu..
bu beladan nasıl kurtulurum diye plan yapıyordu..
yani yaşadıkların hakkında durup düşünmezsen.. vay haline..

kendi adıma.. kişisel gelişim..
ve olmak ile ilgili her konuda acaip ters tepki veriyorum..
meleğe dönüşmem beklenmiyor değil mi.. bu hayatta..
ya da yaşarken evliya olmam.. diyorum..
karşı taraf bunu anlamaya çalışırken ben çoktan ya konuyu ya mekanı terketmiş oluyorum..

çok sıkıcı..

hem bir tecrübe bin nasihatten iyidir diyoruz..
evdeki ergene bile fazla yol gösteremiyoruz.. anne kasma..
bu benim hayatım..
benim hatalarım benim derslerim diyor gözümüzün içine baka baka.. susuyoruz..
ay bu yaşlarda da bir fena oluyorlar .. deyip susuyoruz..
hem de hiç durmadan ol ve oldur kalıp cümleleri peşindeyiz..
e ergene kullanamayınca.. yaşıtına nasihat çabası..
ki bu çok paradoksal.. çelişkili ya da salakça birşey..

birileri..
hele de kazık kadar birileri bana dert yanmaya kalktığında ya da ders vermeye kalktığında..
hep o avukat kadın gelir aklıma..
sakın ola birisi kocasından şikayet etmeye görsün..
hemen "boşa şekerim.. boşa boşa boşa" derdi..
sıkıysa dert yan..

kaybetmiş kazanmış..
dibe vurmuş..
terketmiş.. terkedilmiş ..
yani kocaman ve hareketli bir yaşamı arkasında bırakmış kadınların ellerinde..
sikrıt gibi..
bilmemnesini satan bilge gibi şeyleri..
şey diyorum evet ben onlara..
görünce..
tüylerim diken diken oluyor..
ben bundan çok faydalandım..
diyorlar utanmadan..
kendi sikrıtını yazamadın mı..
susmayı düşünmeyi öğrenemedin mi..
sabretmeyi.. terbiyeyi mesafeyi anlayamadın mı..
kontrol edemeyeceğin şeylerin varlığını bilemedin mi..
kazaları .. olayların aniden çığrından çıkıvermelerinin adına hayat dediğimizi..
hiç mi farketmedin..diyesim geliyor..

hele o kitaplardan alıntı yaptıklarında..
deliriyorum..

onun yerine deyimler ve atasözleri kılavuzu okusa..
aynı bilgeliğe ulaşır zaten insan.. paylaşılan tecrübe olacaksa..
en azından bikaç yüz yıllık olsun..

bu sikrıt sırlarını paylaşmaya çalışanlardan daha çok deli edenler ise..
yaşamla ilgili bilgelik dolu sözleri edebiyatçı ya da filozoflardan alıntılayanlar..

sanki bütün eserlerini hatmetmiş.. gibi.. şopenauer.. nitçe gibi isimleri
ezberden yazabileceklerinden bile şüphe ettiğim kişilerden duyduğumda evet tüylerim diken ötesi kabarıyor..

üçüncü dellenme nedenim ise..
bu nasihat edip.. özlüsöz satanların..
çoğunun aslında..
o bilgelik özüne en uzak noktada bulunmaları..
kavgacı saldırgan huysuz kişiliğin karşıma dikilip..
sabır..başageleni iyiye yorma konularında ahkam kesmeye kalması mesela..

geçelim özlüsözleri..
"ben hep derim ki" ciler var bi de..

tamam yaşamışın bişeyler..
edinmişin bi deneyim..
paylaşma kardeşim..
yaşamda kullan..

misal dün ".. ben hep derim ki..uzman doktor pratisyenliği iyi bilmelidir.." dedi biri bana..
ki ortalama dahiliyeci kadar bilirim ben insan sistemini..alınmadım o yüzden..
ama  bilmiyor olsam..
ayy ben ne yaptım.. ne eksiğim deyip ..
bu saatten sonra genel tıp öğrenmeye mi kalkacağım.. kattiyyennnnn.. hiçumurumda olmaz..
yanlış anlaşılmasın..
bu fikre katılıyorum.. sonuna kadar..
ama cümle halinde dile getirmeyiçok salakça buluyorum..
örneklerle anlatmaya gıcığım..
dahası kişi isimlerinin bulunduğu örnekler bence dedikodudur.. daha da gıcığım..

paşa gibi..
hadi dedikodu yapalım.. derim..
sonra da..
ahahaha.. biliyo musun blmem kim ne demiş der..
bi güzel anlatırım..

napıyorum ben.. bu fikrimle..
birlikte çalışacağım insanları seçerken..
bu özelliğe de sahip olmalarına dikkat ediyorum..
söze dökmeden..

bi karpe diyem çıktı..
telefonunun kapağına.. sağa sola yazmaya başladık..
bitti zaten..
ne gelecek programı kaldı..
ne kendini eğitmek .. durdurmak..

cangıldır abi bütün buralar..
bugünün muzunu şimdi tüket.. yarına kibele kerime..
olarak anladı topyekun benim güzel insanım..
günü yakaladılar.. tam ortasından..
e bak şimdi..
nooldu..
geleceğimiz gitti elden..

zaten artık bu konularda yazmayacağım..
ne olsa babamız.. efendimiz.. hocamız.. gelecek..
artık bundan sonra o söyleyecek bize..
mırılmırıl..
tavsiyeler verecek..
mutlu huzurlu salaklar olarak yaşayacağız..

üff.. neyse..

gerginim asabiyim..
bloğun adını değiştiresim var..
ama..
kapılmış o isim..
o yüzden atalet olarak sürdürüyorum..
napıyorum..
derin derin yoga nefesleri mi alıyorum.. yok..
cuma trafiğini aşmayı eve varmayı başarırsam..
akşam kesin içinde C2H5-OH olan bişeylerle kapatıyorum geceyi günü programı..



Image Hosted by ImageShack.us

3 yorum :

laleninbahcesi dedi ki...

ay kııııs, yüzlerimiz gülecek, şarıl şarıl ağlayacağız içimiz fettuhlayacak ay ferahlayacak...Biliyosun ben çalakalem yazarım...

Sen şimdi eve geldiysen , kendine iyi gelirsin biliyom.

öptüm seni çok Ataletim canım benim

Selgin GB dedi ki...

Ağlayacağız kesin, biliyorum. Lakin ben karalıyım gözyaşlarım konusunda cimrilik yapmaya. Halbuki, sulu zırtlağın önde gideniyimdir,. Ama bundan sonraki gözyaşlarım daha bir kıymet arz edecek, bu sebepten bir gözyaşı şişesi edinmeye karar verdim.
Her parçam bana pek kıymetli, hele ki coşmalarım ve de dahi taşmalarımın hepsi de gerçek olduğuna göre öyle ortalığa saçıp
harcayanım hicbiriciğini.
Ay bir de şu yaşam bilgelerine değinmişsin, hislere tercüman olmuşsun ya Atalet'im... Sen çok yaşa emi!
Dublin'den sana selam ediyor, slotçe (sağlığına)! Diyorum.

carpediem dedi ki...

evet,
ona,buna,
sana,bana,
bize...
nasihat vermeye kalkanlar,
kendi başına gelince olay,
hayretler içindeyim...
nasıl bir telaş,çaba,akla hayale gelmeyen kurgular,senaryolar...
eee kardeşim ,hayat bu işte.
her şey rutin giderken
akla hayale gelmeyen şeyler
şimdi peşi sıra gelince
afallayıp, ne yapacağım ne yapacağım ben şimdi.diye sızlanmalar...
okumadım secret falan
ders alacaksam hayata dair
hepsi tasavvufum da, ata sözlerimde var derim ben...
Sıcaktan bunalmış,gecenin ilerlemiş saatlerinde kızımla sohbet ederken,mutfak balkonunda,
insanları olduğu gibi kabul edersen,
değiştiremeyeceğini bilirsen,seçimlerini ona göre yaparsın dediğimde,
sen çözmüşsün bu işi dedi bana
hayat kolay sana bundan böyle dedi
ama ...
kolay gelmedim bu noktaya desem,değer miydi bunca çabaya geldiğim nokta da desem,bilemedim
bu ders de bana şimdi,çok sorguladım ama.Yine de
çalışmam gerek.
dilara

Follow my blog with Bloglovin