aklım çalışıp ..
bağımsızlığıma düşkünlüğüm de aklımla beraber devreye girince..
bana bakmak benimle ilgilenmek zor olmuştur genellikle..
bu nedenle elden ayaktan düşüren durumları hiç sevmeyip.. hemen kurtulmaya çalışırım..
ateşli hasta iken bile.. yardımcı dahil herkesi gönderip..
yalnız kalasım olur..
ininde ayılar gibiyim derim hep hastalandığımda..
ama bunlar elbet üç beş günlük olduğunu olacağını bildiğim şeylerle ilgili durumlar..
doktora kontrole tetkike hep yalnız gitmişimdir..
çbye sen de gel dememişimdir..
o da kendiliğinden gelmemiştir..
ben de bunu yadırgamamışımdır..
ama bazen bana hastalar gelir..
ya da bir arkadaşımla otururken ona gelir hastalar..
adamlar kadınlarının çantasını alır..
kendi omzuna asar.. ayakkabılarını çıkarır.. giydirir..
göz muayenesi sırasında elini tutar.. filan..
ben buna gerek duymam .. duymadığım gibi..
eline filan da vurasım gelir bana el uzatan benden önce bişeylere el atanın genelde de..
bana yapılsa..
kendine yaptırana da sinir olurum.. neden acizleniyorlar diye.. de..
tabii burda hep hafif şeylerden bahsediyorum..
ya bikaç kere ciddi hastalandığımda da.. hep yalnızdım.. saime hanım şehir dışında.. çb nöbette..
kankalar biyerlerde.. iken oldu ne olduysa bana..
başımın çaresine yine kendim baktım..
bir şımardığım çekirdeğin doğumudur.. onun da arkasından çekirdeğin ağır sarılığı nedeniyle o şımardıklarımı fersah fersah geri ödemişimdir..
kadın olarak dirayetli olmanın vazgeçilmezliğine inansam da..
.. bezdiren dayanışmayı .. istemesem de ..böyle kadın erkek ilişkileri gördüğümde..
sinirlenirim ucundan kendi kendime..=) kıskanırım azıcık..
ama ne sitem eder ne de dile getiririm.. benim içimde bi şeydir bu..
ne istediğini bilmeyen kadın mıyım neyim..
diyelim ki öyleyim .. devam edelim..
kadın olarak ..
eş durumundan kıskanma ya da daha pozitifinden..
" özenme " hakkımı kullanayım diye bir yazı göndermişti geçenlerde benim kıdemli yengeç..
ayşe armanın yazısı.. terketmeyen erkekle röportaj..
tabii çok tıpdilidışı yazılmış hastanın durumu..
özellikle üzerinde durulan..
iki sözcüğü..
"bu son " sözcüklerini tekrarlayarak konuşması.... bu şekilde şiir bile okuması..
bazı özeleştiri ve öz hırpalamalar yarattı yazı gerçi içimde ..
bir paragraf nedeniyle..
ama bişeyler aşina geldi bi yandan.. bu öyküde..
ama tabii anlatan koca xykişi..
kendi penceresinden..
olayları anlatıyor..
o yüzden bir yandan da .. tam da bilemedim.. aşimalık derecesini..
biz kıdemliyle biraz konuştuk yazıştık bu konuda..
onu anlatmayacağım..
ama sonra.. üzerinden bir 24 saat daha geçince..
birden anımsadım..
benim hastam olmuştu bu kadın..
başından eksik etmediği bandı..
parlak renkli tişörtleri.. taytları ..
güler yüzü ile.. yanındaki bakıcısı ile..
ama ben hiç koca xysini görmedim..
hiç benimle görüşmedi.. konuşmadı.. o kalış süresince..
ilginç..
kadın da elbet benim bu bloğa kaydedeceğim bir öyküye sahip olamadı..
hem kendisi anlatamadığından..
hem de kimse anlatmadığından.. öyküyü..
neşeli ve hatta keyifli bir kadındı..
bazı hastalar kendi istekleriyle kendi hedefleriyle gelirler kliniğe onlardandı..
tamamen düzelmek isteği ve hedefi ile gelmiş.. kısmen düzelmiş .. kendi isteği ile taburcu olmuş olanlardandı..
ve şimdi öldüğünü öğrenmiştim..
huzur içinde olsun..
bu durumda..
bu yazı sadece.. atalete eklenemeyip..
ayşearmanın tarihe kayıt düştüğü bir kadını ben de tanıdım demek için ..
bunca büyük aşk öyküsü zaten atalette yerini yadırgardı ..
ama bu bloğu da boşa bırakmamak gerek zaten yoksa tümden kayboluyor yazma içgüdüsü..diyerek.. yazamadığım aşk ve vefa öyküsünün öyküsünü eklemiş oldum..
************
pese.. bereketli yazı imiş.. ne çok şey girdi.. bu gariban.. sayfada açıkken araya.. hayat ne kadar hızlı gidiyor..
ben bu durumda aklıma gelenleri nasıl yazabilirim ki..
o her zaman yazmak istediğim öyküleri sanıl inci gibi cümle cümle dizebilirim ki..
10 yorum :
normal nedir bilmiyorum. kadın ya da erkek için farklı normal'ler var mı onu da bilmiyorum. Bildiğim günlük hayatta karşılaştığım öyküler ve kendi öyküm. Bırakıp gitmeyen bu insana içimden teşekkür ettim.
normal derken. Yani senin tek başına mücadele etmekten hoşlanman, bir başkasının farklı davranış şekli bunları kastediyorum. Normal diye bir şeyok belki. Ortalamalar var ancak, istatistik bilgiler. ama hepimiz kendimize özeliz tatlım ya. seni sen yapan bir tarz var, beni ben, bir başkasını da o yapan başka tarzlar var. bu farkları seviyorum. Bu farklerı amatörce konuşmayı ve o öyküleri dinlemeyi de..
anlama kıtlığı çekiyorum bu ara..yine konuyu bambaşka bir yere götürdüysem o nedenledir. belki de anlamışımdır, bilmiyorum.:)
atalet, sen beni bir daha öpsene..:) ben kendimi toplamazsam bana blog yasağı gelecek sanırım.:)
Bazı kadınlar kendi ayaklarının üzerinde durur.Bazı insanlar bir başkasının sizin için yaptığı ufacık bir şeye minnet duyar.Dünya bizim dışımızdaki pencereden baktığımızda farklılığını ortaya koyar.Hiçbir aile diğerine benzemez...
ünsüm herkişi kendi kitabını yazar derler bu durumda.. doğrudur ben zaten yazının içini dışına çıkarmışım.. okuyunca ben de anlamadım ne demek istemişim de diyememişim..
öpeyim kocaman yanaş çabuk.. =)
atalet
parıldayan çiçek doğrudur..
herkesin doğrusu farklı oldu zaten artık..
sevgilerimle..
atalet
O röportajı Ayşe Arman yaptığı için midir nedir, çok da inandırıcı gelmemişti bana anlatılanların bir kısmı. Doğrudur ya da değildir bilemem...ama benim başka başka hastalarım oldu, hastalandığında yanındakinin gözlerinde diğerinin yerine hastalanmış olup da acıları çekebilme yakarışı parlıyordu.Enjeksiyon yeri azıcık şişti mi, orayı öpüp koklayan sevgililer gördüm. Oluyor, bazen.
Ben de senin gibi hastalandım mı kimse yanımda olsun istemem. Mümkünse hiç yatmam. Zaten eğer yattıysam bilinir ki çok hastayımdır. Kimseyi istememek o düşkünlüğü kimsenin görmemesinden ziyade sevenleri hastalıkla üzmemek içindir.
Çekirdeğin doğumu oğluşla Mercan hn.ın doğumlarında içim içime sığmayıp s/c sonrası ortalıkta fır dönüp sonra da geceleyin tuvalete kalkmak istediğimde insizyon yerimdeki ağrıyla yatağa geri yapışmamı hatırlattı bana. Ne büyük iki sevinçti katıksız benim olan o iki mucizeyi kucağıma almak...
Neyse iyi gevezelik ettim. Sevgiler...
Ataletim, o yazıyı okumuştum, okurken de bırak inandırıcı olmasını, samimi gelmemişti...
Bazı gereksiz dayanışmalar d,yorsun ya, bazı erkekler kadının o yardıma ihtiyacı olmasa da , öyle yaparak kendilerini iyi hissediyorlar... Öyle birini tanıyorum da ondan... Karısının çocuklarının her şeyi başarabileceğini, o işin üstesinden gelebilebileceğini bildiği halde kendisini öyle davranmaktan alıkoyamıyor...
O adama gelince , ölümlerden bile kendine paye çıkartmaya çalışanlardan çok rahatsız oluyorum, kafamı çeviriyorum, gözlerimi kapatıyorum...
Öptüm çoook
selgingb.. benim de oldu =)..
benim hastalarımın farkı.. artık ana hastalığın tedavi döneminin bittiği.. kalan hasarın.. giderilmeye çalışıldığı o uzun süreçte olmaları ..
zaman pek fena birşeydir..
işte insan eti ağırdır.. lafının esas kaynağı bu gruptur.. ama o süreçte bile gözünü gözünden ayırmadan hayatını güzelleştirmeye çalışan ne yakınlar vardır..
he bi de.. o hastalanacağına ben hastalansaydım grubu vardır ki bu da ikiye ayrılır.. ay hastalığı çekmek bunun kaprisini çekmekten kolaydır diye düşünenler gubu ile.. kıyamaaaam grubu..
=)
ve evet.. ben de ikiliyi bir arada görmedim.. o yüzden bilemem..
ama benim görmemem garip tabii..
sevgiyle ve keyifle..atalet
ay dur.. o iki mucizeden bende de var ya.. bende de fırdöndü etkisi yapıyorlar.. bazense sadece bir başdönmesi atağı.. güle güle büyüsünler dilerim ..
atalet..
lalemm.. aman gezmelerden vakit bulmuş da gelmiş.. yorumlar etmiş.. hem benimle aynı fikirde olmuş.. der..
susan sevgiyi.. bağıran sevgiden evla bulurum diye eklerim..
sonuçta cemal beyin kızıyım..
bana nasılsın demeyin.. saime yok işte .. fenayım.. dan başka birşey dememişti.. bu kadar sözcüğe sığdırmıştı kaybını..
üstelik.. " mangalda kül bırakmayacak " kadar anlatmayı seven adamdı.. şööle baktık.. bööle sevmiştik filan demedi..
bi de son nefesinde.. gitme diyolar bana ama.. onlar saime sevgisinin ne olduğunu bilmiyolar dediydi..
hepsine huzur içinde istirahatler olsun..
atalet..
Yorum Gönder