21 Şubat 2011 Pazartesi

ataletin buduarı

yayın yapmaya başladı..

daha önce bilmeyenler için..
buduar..
boudoir.. surat asma odasıdır..
geniş avrupa evlerinde..
erkeklerin sigara odaları .. kütüphaneleri varken..
kadınların da buduarları varmış..
gerçi şimdilerde.. yatak odası gibi algılanmakta olsa da..
bu buduarlar.. şehrin kültür yaşamında önemli yere sahipmiş..
bir çok yazar.. besteci..
o devrin akıllı zeki.. az da olsa eğitimli..
dolayısıyla kalıplara sığmayan.. dolayısıyla hafif meşrep kadınlarını bu buduarlarında öğleden sonra toplantılarına katılırlarmış..
bu hanımlar bazı yeni yazarları bestecileri de buduarlarında .. tanınmış sanatçılarla tanıştırır..
onların da ünlenmesi için şans tanırlarmış..

kimseyi ünlü etmek gibi bir iddiam yok elbet.. kendim dahil ama..
burada yine..
iniş çıkış..
düşünsel kitapsal güncel yazacaksam.. ayrı olsun..
dekor.. benim görsel dışa vurumum dedim..
bu kez.. sadece görsel değil..
neyi nerden neden nasıl hangi duyguyla .. güncesi olsun istedim..
büyük bir proje ile başladım şimdilik..
yan tarafta bir tık ötede..
"bir harabenin güncesi.."..

merak eden isteyenlere..

Image Hosted by ImageShack.us

3 yorum :

laleninbahcesi dedi ki...

gülüşünde gümüş çıngıraklar çalan kadın...Buduarını da seni de seviyom,yok ötesi...

carpediem dedi ki...

okudum elbette boduarı...
bizim de olmalı
sevdiğimiz ya da sevmediğimiz insanlarla paylaşılan,
fırtınalar içinde kaldığımız,
ama sonra ruhlarımızı dinginleştirebildiğimiz
ya da tetikte kalan ruhlarımızla mücadele ettiğimiz.

carpediem dedi ki...

boduarlarımız

Follow my blog with Bloglovin