19 Kasım 2008 Çarşamba

dediler ki..

 

vakti zamanında.. hayvanlar bir balo düzenlemişler..

her hayvan en şık olmak için uğraşmakta imiş..

tavus kuşu kendisiyle gurur duyarmış.. güzelliğinden .. asaletinden ağır başlı yürüyüşünden.. ve o güzel sesinden..

evet o zamanlar tavus kuşlarının da çok güzel sesleri varmış.. bülbülden güzel şakırlarmış..

benim yılan derisi çoraplarım olmalı bu güzelliğe uygun diye düşünmüş.. bir şekilde bir kaç engereği tuzağa düşürüp öldürmüş.. derilerini soyup çorap gibi giymiş ayağına..

kurum kurum baloya gitmiş..

gece ilerledikçe engerekler çorapları farketmişler.. ve onların engerek derisi olup olmadığını anlamaya çalışmışlar.. tavus kuşu dansetmiş bütün gece engerekler ayaklarını tam göremesinler diye.. ama sonunda yorulmuş ayıbını gizlemekten..

engerekler de görüp tanımışlar soydaşlarının derilerini.. bir anda sadırmışlar.. tavuskuşuna.. ısırmışlar.. ısırmışlar.. ayaklarını kardeşlerinin intikamı için..

öyle yanmış ki canı kendini sulara atmış..

ayaklarını suya batırmış.. ama geçmemiş ne acısı ve yanması.. bağırıp ağlamaktan sesi de kısılmış.. neyin var ne oldu diyene.. ayak ayak dermiş sadece çatlak bi sesle..

işte böyle edinmiş o yandan çarklı yürüyüşü ve çatlak sesi.. ve aklından ayaklarının acısı hiç çıkmamış..

o günden beridir.. ayak dermiş başka bişey demezmiş..

***********

ay takviminde bu ay..

mavi fırtına yılının beşinci ayı...

ima /üstükapalılık ayı.. /ovırton ayı: arkada yatan anlam.. tek başına bişey ifade etmeyen ..esas müzik temasının arka planındaki armonik ses müzik.. boyalı yüzeyin yansıttığı ışık/ .. 15 kasım.. 12 aralık arası..

totem hayvanı.. tavuskuşu

odaklanılması gereken sözcükler..

güç : yetki vermek..

hareket : yönetmek

öz : ışıma

hareket yol göstericisi  : kendimi nasıl yetkin kılabilirim..

ima ayı.. öz güvenle güzelliğini sergileyen tavuskuşunun ışımasını getirir

merkeze giden ışınları temsil eder.. kendi merkezimizi anlamamıza yöneliktir.. kendi merkezimiz evrenin merkezidir aslında.. onu anlayıp yetkilendirince.. ışınlar bu kez.. hayatımızın her alanında güçlenmemizi sağlayarak.. yansır ve gerçek doğamız ortaya çıkar..

merkez çekirdeğimizdir..sükunettir.. masumiyettir..cesarettir..güçtür.. berrak görüşlülüktür.. ve sevgidir.. oraya ulaşıp yetki verdiğimizde.. şefkate.. bilgeliğe ve neşeye giden bir yolu açmış oluruz..

kendi doğal ışımamızı anlamak ve ifade edebilmek için.. kendi özümüzle ilişkiye girebilmek için.. ne yapabiliriz..

başkalarıyla ilişkilerimizi iyi bir düzeye getirebilmek için..

önce kendi özümüzle ilişkimize öncelik vermeliyiz.. kendimize duyarlı davranmalıyız.

bu dönem..

komutayı alma zamanıdır..

kendi rüyamızın kaptanı olma zamanıdır..

tutkularımızı canlandırma..

ideallerimize güç verme.. zamanıdır..

bu büyük bilinmezlik zamanlarında.. bu quantum geriliminde..ve hızlanmış değişim zamanında..

macera tutkusu da yaşasak.. inanç sıçramaları da.. yaşadıklarımızın çizgisel değil.. kendi sınırlarımızın ötesine yayılıp .. ışıyıp gitmelerini hedeflemeliyiz..

*********************

kend ovırton'unuza kulak verin.. arkadaki sese..

dediler..=)

6 yorum :

burdasaklaniyorum dedi ki...

pek feciymiş tavus'un hikayesi.
ama o da nasıl kötüymüş, yılan derisi çorap peşinde.
ayak ayak diye bağırıp durmaları kötü gerçekten.
ama güzelliklerinden pek bişey kaybetmemişler yine de 8)

kayipsimurg dedi ki...

Valla ben bu yazıyı anlamadım. Ya artık beynim durdu. Bi de spor salonunda beynime kan giderken okiim olmadı evde bi daa okurum :)

alpernatif dedi ki...

çizgi !
çizgi önümüzde

bizi tutan ?
yok !

çizgiyi tutup uzaklaştıran ?
bir sürü !

ışık ?
aslında ışık biziz !

kaynağımız ?
o da biz

çizgiyi geçebilmek
işte orası ışığın kırılımına bağlı
bazen incecik bir ışın demeti geçiyor çizgiyi
bazen çizgi ışığı yutuyor

öneri ?
gözlerinizi kapayıp serbest bırakın ve OLUN (bayağı yazıldığı gibi)

sonuç ?
bilmem :D

Adsız dedi ki...

=)
atalet..

geçkalmadımki dedi ki...

bende yazıyı okuyup, arkama yaslanıp, gözlerimi kapadım.. kendi ovırtonuma kulak verdim.. dinlemeye çalışıyorum şimdi.. ama o kadar parazit varki.. anlamakta zorlanıyorum..
Sevgiler...

Adsız dedi ki...

benim arka fonumda bizim müdürün koltuğu var.
( cidden ofiste hemen arkamda adamın odası,
aramızda sadece cam var )

sürekli haberlere bakıp " ya akbank da 1.500 kişi çıkarmış,
herkes işsiz piyasa berbat,
çalışalım,
gerekirse 23:00' e kadar çalışalım.
hiçbirmizin yeri garanti değil " diyen sesi var.

bugün arif verimli çıktı..
devamlı insanları " işini kaybedebilirsin " baskısı altında tutmak büyük psikolojik rahatsızlıklara yol açıyormuş.

biz topluca sabahtan akşama kadar maruz kalıoruz bu baskıya..

napıcam ben ya..

likelife..

Follow my blog with Bloglovin