28 Temmuz 2015 Salı

canıtınsız günce 1.gün

ne güzeldi..
yaşamışlıklarım ..tamamlanmışlık duygusu niyetine bir atalet vermişti..
ben yolu belli izi belli bir insandım..
işim aile yapım.. besbelli..
sıkılınca canıtının kanadında.. ordan oraya fikir uçuşmalarımı yazdığım bloğum da vardı..

her şey hayatım boyunca öğrendiklerim kadar öğrenmediklerim olduğunu anlamaya başladığımda başladı..
ögrenme hırsıyla öyle çok katı gerçek.. yakın tarih degisti ki..
ben değiştim..
yaşamın artık elime tırpanı verdiği yaşlardayım..
çocuklarımı büyüttüm..
mesleğimi daha ne kadar uygulayacağıma karar verdim..
planlarımı yaptim..
topluyorum hasadımı..

ama rahat yok insan olana bu coğrafyada..
orta okulda 'au nom de tous les miens'
isimli bir kitap okumustum..
'benimkiler adına'
babamla gittiğimiz hachette kitabevinin raflarından seçip aldığım..
yanında da 'bir bekçi bekler şafağı'
kaybettiklerini..
ve onlar can.. aile.. hayat güvencesi gelecek kaybederken ..
yanlarında olan.. terkeden.. ihbar edenlerle.. alkış tutan .. kesesini dolduran.. korkusundan susup izleyici kalanları anlatır..
savaş romanları..
masalların sırf çocuklukta dinlenmediğini anlatan ..

en çok kendime şaşarım ben..
bazen nasıl da didikler bazen nasıl da gözüm kapalı es geçerim ..

iyi olan..
didikledikçe es geçtiklerimi de telafi ederim..
kötü olan felaket acı çekerim..

kitaplar filmler hep bunu anlatırlar..
birilrine birşeyler olurken..
diğerleri ne yaparı..

işte bugün..
birilerinin birşeyler yaptığı ..
birilerine bir şeyler olacağı zamanlar..
ben ne aushwitz kasabasinda yaşayanlar gibi..
ne gare de Bobigny'nin karşısındakiler gibi olmak istemiyorum..
tarihe engel olamayacak kadar küçüğüm..
tarihin de beni umursadığı yok.. zaten..
pek zavallı hissediyorum bugün..
aciz daha doğru..

vur dizine atalet..
bugün bir partinin daha kapatılması icin cekildi fiş..
bir de asker öldürülmüş çocuğunun gözü önünde..
iki gün önce de gencecik bir kadın öldürüldü evinde 15 kurşunla..
ateş etti dendi.. aranıyordu dendi..
hepsi yalanlandı sonrasında..

ben ölüme hic yabancı değilim..
benim tanımımda ölüm.. artık yapamamak anlamında..
artık çocuğuna sarılamamak..
sıcaktan şikayet edememek..
şeftaliyi ısıramamak..
yeni bir tığ örneği.. kek deneyememek..
kitabın arasina koyduğun ayracın orda kalması demek..
neden bunu saklamış ki dedirtecek bir sürü şeyin anlamını asla bulamayacak olması demek..

ölüm senin anlamsızlaşman aslında..

bugün verilen politik karar..
bu ülke için çok yanlış..
insanların ha gayret .. belki bir değişim yaratabiliriz..
belki bir arada daha güzel ..
ingilteredeki podima taşı..
fransadaki kuşlar kadar değerle yaşarız umutlarının elinden alınmasıdır..
en azindan benim bu yöndeki umudum bitmiştir..
eğer başarılı olurlarsa..
her gün.. gözlerim yürek gibi açık..
izleyeceğim..
olanları..
andım olsun farkında değildim demeyeceğim..
ahkâm kesmeyeceğim..
acı çekeceğim efendi gibi..
korkacağım başkaları adına..
tamamen yabancı insanların başına gelebilecekler için..

20 yıl sonra olmayacak günah çıkarmam..

posted from Bloggeroid

2 yorum :

carpediem dedi ki...

Ben artık sustum.
Ama tanığım olanlara,
Çekilen acılara,
Söylenenlere, söyleyenlere,
Tarihin hep tekerrür etmesine,
İbret alınsaydı denmesine,
Bu ülkede hep aynı oyunların oynanmasına,
Değişmeyen değiştirilmeyen kaderine,
Ama yinede kaybetmek istemediğim sahip çıkmaya çalıştığım
Umuda.
Sarılıyorum.

ATALET dedi ki...

ben de sana sarılıyorum.. kuzum.. dilaram..
kızkardeşim..

Follow my blog with Bloglovin