9 Mayıs 2015 Cumartesi

nesne ve eşya marifetiyle zamanda yolculuk

kişisel ve simdi delice gelen nedenlerle boşladım..
sonra çocuklar ergen oldu ..
sınavlar kurslar gösteriler..
tümüyle vazgeçtim..
ya hep ya hiç..

zaten bahçeye küsmüştüm önce..

birçok şeyde olduğu gibi.. küskünlüğüm ve görev duygum..
kaçırmama neden oldu..
bakir zamanları..
güzel olanları..

şimdi sırtıma dayanmış sitenin bahçelerinin bakımlı olmasına bari.. şükrederek..
gideceğim armutluma..
yine de sol yanım bakir orman..

benim armutlu' mun devremülkçüler ya da yazlıkçı larla ilgisi yok..

benim armutlum bir siteye ait ama siteyle bağlantısı yok..
benim gibi..

hayatımızın ilk mülkü..
4yl boyunca her ev dekorasyon mağazasından toplanmış aksesuar ve eşya ile ..
elde yapılan herşey ile..
benim ördüğüm bir yuvacık..

"ben arkadaşlarımla gitmek istiyorum" dedi çekirdek..
hadi gidip toplayayım dedim..
yaşam alanı yaratayım..
evin içini 6 günde topladım ..
her noktada anılarımı..
heves hırs ve değişimlerimi taradım..



el emeği demiştim değil mi?
bu tuvalet masası bir dostun annesinin..
kaybettik o dostu..
gencecik yaşta..
bizde.. şiirdeki gibi..*
bir masa bir sandalye..
bir de tuvalet masası var..

kapaklarındaki güller o zamanki yatak odamın bordürlerinden.. .

çocukları ögle uykusuna yatırdıkça boyamıştım..



yatak örtüm yeni ..
mavili patchwork eskimiş..
en azından gözümde..
patchwork yatak örtüsüne uyan mavi beyaz çizgili çarşafların kenarına çıtır desenli Sümerbank geceliklik basmalar geçirip diktiğim perdeleri de çıkardım kaldırdım..

köşedeki koltuk çb'nin gölcük'te askerlik yaparken açtığı muayenehanesinden..
1930'lardan..
onlardan da 3 tane var..
yeniden kaplayacağım..

baş ucu komodinlerim.. evlenirken aldıklarım..
maviye boyalı.. başucu lambalarım.. ahsap ayaklı .. onları da maviye boyadım..
o zamanlar.. duvarlarda asılı duranlar..
badanada indirilmiş ..
başka kombinler ile asılacak..

tuvalet masasının üzerindeki kutu ilk kolaj stencil boya deneyim.. bir yastığı.. ve birkaç topiary print'i ile banyoda idi..

her el attığım yerden anı fışkırıyor..



bu dolabı boyarken 3 yaşındaki çekirdek..
ben gidiyoom diye seslendi..
ay dur diyene kadar ortadan yok oldu..
hayatımın en korku dolu anıdır..
evin solu uçurum..
ötesi orman..
arkada ekskavatör çalışıyor..
önce çukura baktım.. dibinde görmemenin ferahlaması..
buhar oldu çocuk..
sonra bulduk ..
saklanmış..
cemal beyin sandığının arkasına..
cee yapacakmış..
benim sesim tırmanmaya.. telaşım artmaya başlayınca korkmuş..
bulduğumuzda birden dizlerim boşalmıştı.. ilk ve tek..
ama toparlanınca hemen boyaya devam etmiştim..
obsesyon..

teras katında bu dolap..
evin alaturka köşesi ve konuk odam..

sedir örtülerimle çok övünürüm.. niye bilmem!
bu yıl teras farklı kullanılacak..
mumluklar hazır divanlar hazır..







bahçeden topladığım meşeler..
fransadan getirdiğim antikalar..
saime hanımın evinden koltuklar..
datçadan toplanan kabuklar..
her biri başka bir pencere..
antikacılardan gelme şömine aksesuarları..

bu eşyalara verdiğim emek ve ilgi..
benim yuvayı tüylemek dediğim şey..

bugün yeni bir blogla kesişti yolum..
ben gibi biriktirici..
bunun bir koza örmek olduğunu düşünüyor..
ve o kozayı arkasına almadan ..
yaratamadığını..

benim beynim benzer ama farklı çalışıyor mesela..
ben yaratıcılığımı kozayı örerken kullanıyorum ..

bir yatak başucunun çekirdeğin pembe zamanlarından kalan döşemesini söküp altından çıkan..
hbçnin çocukluk zamanından kalan kırmızılı döşemeyi bulunca..
bir yastığın kılıfını yıkamak için çıkarıp..
içinden aynı kırmızılı kumaştan yastığı bulunca..
onların yaşam alanında duran..
her ikisinin çocukluklarından kalan sulu düdüklerin kırmızılarına uyumunu yakalayınca bir kozadan..
diğerine geçmiş oluyorum..

daha önce de dedim..
ortamı yaratmayı..
hep sevdim..
gençlik hatam hayalimdeki ortamı yaratmaktı..
içine giren gerçek insanları kısıtlama pahasına..
oysa şimdi akıllandım..
gerçek insanlara..
hayalleribilecekleri yerler yaratıyorum..

çekirdeğin odasının çocukluğu boyunca kilitli duran balkonuna
2 sandalye bir ayaklı tepsi yerleştirip..
akşam sakin bir şarabını içebilsin diye düşünürken..
geçen yılları daha iyi anlıyor insan..
ve ben bunu çok seviyorum..
bir gün bunları toplayıp yazacağım..

zamanında aldığım kuştüyü desenli banyo perdem var..
ölçüsü hem enine hem boyuna uymayan..
yanına aynı renklerde çizgili buldum.. aldım bu hafta..
penceresine..
çok komik ama.. benim için yapmışlar..
incecik bir fular .. kuştüyü desenli.. onu asacağım..
her odada bir 'eser' olmalı..
öyle sever gönlüm
o da internetten gelsin..



* bende bir boz halısı var..
bir de kitabı..
imzalı..

posted from Bloggeroid

2 yorum :

selgingb dedi ki...

Buradaydım, yazıyı okudum. Çok sevdim. O kadar. Öyle yani...

Unknown dedi ki...

Ben hüzünlendim
desem?
Yersizlikten ne çok şeyi uzaklaştırdıgimi dusunup.
Ama 70m2 bir evcigim var napsaydim ki kardes?

Follow my blog with Bloglovin