21 Ocak 2012 Cumartesi

saçlar sahneler roller bloglar.. martılar ve diğerleri

voyage out 15 on 365 Project

"Yenidil"in bütün amacının düşünce alanını kısıtlamak olduğunu görmüyor musun? Sonunda düşünce suçunu kelimenin tam anlamıyla imkansız kılacağız, çünkü düşünce suçunu ifade edecek kelime kalmayacak. İhtiyaç duyulabilecek her kavram; anlamı sabitçe tanımlanmış, ikincil anlamları silinmiş tek bir kelimeyle ifade edilecek. Kelimeler her yıl azaldıkça azalacak.Ve bilinç düzeyi her zaman daha küçük olacak." George Orwell 1984



ben zaten dil adamıyım.. kadınıyım..insanıyım..
çok eski devirlerde yaşasam..
kesin akşamları geceliğimi giyer..
saçlarımı yüz kere fırçalar ve sonra mum ışığında..
parkenin altına duvarın dibine sakladığım defterimi çıkarıp..
tüy kalemimle yazardım..
o gün benim üzerimden nasıl akıp gitti diye..

eser değil..
egoistçe.. bencilce.. narsisistçe..
kendi fikrimi severek yazardım..
duygumu severek..
bunu da kimseyle tartışmak zorunda kalmazdım..
ki bu da benim gelişmemi biraz etkilerdi tabi..
o yüzden blog daha iyi birşey..
gün aktığı gibi kalmıyor aklında bazen biri bir yorum yapıyor..
gününe farklı bir anlam katıyor..

ama gün boyu..
sardunya yapraklarından allığım..
düzgünüm.. bir sürü ekten oluşan kocaman saçlarımla ipekli fırfırlı dekolteli elbiselerimle..
insanlarla konuşup..
kaynaşabilirdim..
flört edip gönül alıp gönül çelebilirdim..
yaşamın bize ağladığı sahneyi severdim.. severim..
kaynaşırım.. ederim.. çelerim..

ama akşam odama çekilip orda sessizlikte.. günün değerlendirmesini yazarım..

dım yani..

karakterim bu..
can çıkar huy çıkmaz..
beslenmem için ortalıkta kırıtıp sırıtmam..
sindirmem için yalnız kalmam yazmam okumam..
olmak için de her ikisine gerek duyarım..

hala anlayamadığım öyle çok şey var ki..
öyle çok neden diye sormak istediğim var ki..

neden o yapıyor da bu yapamıyor..
ya da neden o öyle davranmayı seçiyor da.. bu seçmiyor..
psikoloji tarih ve sosyoloji ve edebiyatı bunca sevmem de bundan ..
çok kırıtıp sırıtmadan hazır bilgiyi aktarıyorlar bana..
ama insan oğlu derin kuyu..
bir nedeni çözünce bir başkası çıkıyor ortaya..

uzun uzun yazmaya gerek yok..ya da var..
ruhu böyle olan bir kadının..
bu gündüz güzeli.. gece filozofunun..
hareketlerinde belli bir ketumluk da olmalı..
sahne insanı olabilirim..
beğeni alkış sevebilirim..
ama bir çok önemli ayrıntı var..

sahnede olduğumu bilirim..
yani bunlar hep repliktir.. hep roldür..
bugün leyla olurum yarın makbet..
ve gelen tepkilerin de ..
aynı o tiyatro günü tiradı gibi olduğunu bilirim..
oyun biter..
alkışlar durur..
replikler perdelere tavanlara kaçışır..
ve oyuncu yalnız kalır..

zaten oyun aslında senin yalnızlığını güzelleştirmek amacını taşır..
hiç kandırmam kendimi..
beni seviyolar bana bayılıyolar ben harikayım.. demem..
yaptığımı beğendiklerini bilirim..
beni değil..

mütevazi olma gerçek sanırlar diyor kimileri..
doğrudur..
ama mütevazi olan da.. sahnedeki ben..
gece oturup yazanı gece düşüneni.. sadece kendine karşı mütevazi.. öğrenebilme isteği ve içgüdüsü böyle birşey..
ben oldum demek.. ben öldüm demek benim için..

ben ergenken..
düzenli hafta sonu konserlerine giderdim..
ve opera ve operetlere..
bir kez..
azra gün ve aydın günün oynadığı bir operette.
selam verirken oyuncuların azra gün ile baş roldeki tenorun birbirlerine birşeyler söyleyip kıkırdadıklarını görmüştüm..
orda olmak istemiştim..
onlarla dekorun arkasında olmak..oyunun dışında gerçeğin içindeki hayatı ilk farkedişim bu olabilir..

sahne aşkı değildi bu orda olma arzusu..
dışlanmış olduğunu farketmekti..
dışardasın demişlerdi bana kendi aralarında konuşurken..

yıllar sonra..
üniversitede okurken..
bir arkadaşımla konserdeyiz..
maestro da şu yakışıklı gürer aykaldı..
arkadaşım isterse gürer aykalı baştan çıkarabileceğini söylemişti..
hoş ama güzel olmayan da bir kızdı üstelik..
nasıl yani demiştim.. bir de maestro dediğin sahnede hep seyirciye arkası dönük duruyor..
komik ve genç bir plan anlatmıştı..
her konsere gidermiş de.. aynı giysiyi giyip aynı koltuğa otururmuş da.. ıdıbıdı..
hiç inanmamıştım.. sen dışardasın demiştim..
o zaman gittiği yerleri öğrenip hep karşısına çıkacağından dem vurdu..
yine de olabilir gelmemişti bana..
o oradaydı.. yukarda.. hem sahnede ve hem de arkası dönük..
bize sadece bir böbürlenme anında ..kutlayabilmemiz için dönüyordu yüzünü..

ben inanmamıştım..
o da hiç denemedi sanırım..

ama işte ortada ve gösterişli olanın bir cazibesi oluyor..
benim olsun.. istetiyor..ben tanıyayım ben bileyim..
.. bu da tuhaf sonuçlara ulaşıyor..

bazen senin oluyor gerçekten..
ve aaaa bu da öylesine biriymiş.. diyorsun.. aşağılıyorsun..
bazen de elde etmek için gösterdiğin çabadan dolayı elde ettiğine kızıp habire yargılıyorsun..
ve en sık da.. ille de.. onu hırpalamak istiyorsun..
olduğu kişi olduğu için hırpalamak..

demem o ki..
seyredilmek güzeldir..
izlenmek..
bakalım ne yapacak diyecek yazacak da.. hayatımı güzelleştirecek.. kapı pencere açacak..
hiç farketmediğim bir.. güzelliğe sefalete.. ilginçliğe haksızlığa dikkatimi yöneltecek..diye merak edilmek.. güzeldir..
motive eder..
etrafa daha dikkatli bakarsın..
gördüklerini özümsemeye çalışırsın..
aktarabilecek hale getirmeye..

ama akşam saatleri güzeldir..
kendine kaldığın zamanlar güzeldir..
görüp anlatmak için..
bakıp görebilmek gerekir ..
bunun için de içine dönmen..

bütün bu yazı bir gereksiz..
bir anlamsız..

demem o ki.. ben kelimelerin adamıyım..
beğemelerin..
ucuz diyaloğların..
çekişme ve paylaşma kavgalarının .. uzağında kalmalıyım..
saçlarımı yüz kere fırçalayıp.. geceliğimle..
bloğumu yazmalıyım ..



Image Hosted by ImageShack.us

12 yorum :

lale dedi ki...

Ben de seni hep ama hep okuyabilmeliyim...
Gündüz güzeli gece güzeli...
Gündüz güzeli de bir film vardı Catherine Denevue oynamıştı galiba... Sarı saçlarını senin gibi savururdu...

ATALET dedi ki...

ben de zaten o filme gönderme yapmıştım lalem..
teşekkürler..
dilerim okursun ..
okurum..
okuşuruz..

Adsız dedi ki...

Ama kelimeler azalıyor ve sen boğuluyorsun di mi. Çoğumuz gibi...
-caglar

Adsız dedi ki...

"ama akşam saatleri güzeldir..
kendine kaldığın zamanlar güzeldir..
görüp anlatmak için..
bakıp görebilmek gerekir ..
bunun için de içine dönmen.."

Seni seviyorum.
Ece

Adsız dedi ki...

ama benım bogulmaya hakkım yok caglar.. Benım cocuks var.. Onlara veermemgerekenler var.. Gorus acıları .. Bakma ogretılerı.. Yasam ıcın sannkı_ hedefler var.. o yuzden herr ıcı dolu sesı guzel sozcuge kasıdelerduzmem.. Iz surmem .. Atalet

Adsız dedi ki...

ecem ben de senı sevıyorum.. atalet

uctemmuz dedi ki...

saygım var..karar vermek net bir tavırdır. seçimdir. hepsini anladım, buna rağmen kararlar değişebilir ve eğer böyle olursa kendine engeller koyma..bırak hayat bildiği gibi gelsin.

Adsız dedi ki...

he o kadar ciddi bişi değil zaten.. sadece noooluyo demeyin diye.. bildirim annem ünsüm üçüm tmmuzum..

atalet

Adsız dedi ki...

Yazmanın bir ihtiyaç olması, yazdıkça hafiflemek ve biraz daha çoğalmak... Ne güzel! Bir de tevazuyu severim. İnsanın büyüdükçe egosunun küçülmesi, medeniyetler ilerledikçe kaldırımlarının alçakması kadar zor. Şimdi sana yazarken seni modern zaman dervişiymişsin gibi hissettim. İyi pazarlar olsun... Ne yazık ki 1984 ün tam da göbeğindeyiz.

carpediem dedi ki...

niye ben yazamıyorum,
yorumdan başka...
anlatacak hiç mi hikayem yok benim,
acılarım,sevinçlerim,sancılarım,
sevdiklerim, sevmediklerim.
hayal kırıklıklarım...
çok mu büyüdüm ben,
yaşlandım =(....
anlatacak bir şeyim kalmadı mı ki...
yok yok biriktiriyorum biliyorum bir başlarsam sonu gelmeyecek anlatacaklarımın...
onun için suskunluğum,
şimdilik...
beni affet atalet...

Adsız dedi ki...

dilaram herkes anlatamaz.. senin öykün duygun olmaz olur mu.. belli ki dışa vurarak değil.. içinde özenle saklayarak yaşayanlardansın.. sen.. =)..

selginim gebem.. modern zaman dervişi olabilsem keşke.. ama nerdeee.. bi kere o dervişlerin ailesi.. çocuğu işi filan yok.. oturup düşünüyolar.. benimse tek bir çekirdeğim yeter bana tüm felsefeleri yıkar süpürür geçer.. =)..

atalet..

Adsız dedi ki...

Doгmeo рotаhy na mаtrace. Pοzrіte
si ponuκu ochrannусh pοtahov na matraс νyrobenych z husto tkаnej bavlny а polyestеru.
Vyberte ѕi vhoԁny potah pгe svoj matrac.


Look at mу web site - dormeo potahy, potahy ,
My blog :: dormeo potahy, potahy ,

Follow my blog with Bloglovin