17 Haziran 2010 Perşembe

ehama bende insanımdimi..


nedenini sormadım kırmızı beyazdı ortalık.. sandalyelere önce streç beyaz kadifeler giydirilip.. üzerlerine kırmızı şallar örtülmüş.. netten bakmıştım nerede oturacağını biliyordum.. ama bilmediklerim hazır olmadıklarım vardı..
herfransız avlusunun klasiği.. atkestaneleri.. ulu ulu.. benim iki fıstık.. narindiler bu kocamanyerde..
onlardan daha narin biri vardı bir zamanlar hayatımda.. saime hanım..
böyle mi hissetmişti o da bilmiyorum.. ama .. iki duyguyu aynı anda hissettim dün.. bir başarmışlık duygusu.. bir tama varım..
bir eksiklik duygusu.. bir keşke..
ha yalan.. üç duyguydu.. bir başarısızlık duygusu da vardı..
bir yalnızlık duygusu.. tül gibiydi hepsinin üzerinde..
“qui dit études.. dit travail..” gecenin baş şarkısı..
“bravo les filles”  dedi okul müdürü.. ilk üç derecede kızlar
vardı.. üstelik  eski bir “erkek okulu”nda.. gurur duydum hemcinsim olan genç kadınlarla..
okul birincisi sadece 77.68 puanla birinci olabildi.. olurdur.. do ığrudur.. kendi cevap anahtarını değerlendirip 60 veren öğretmenlerin eğitim verdiği bir okul burası..
beş yıl.. çile çektik dedikleri yerden kurtulmanın.. birbirlerinden ayrılmanın karışık duyguları..
bilmiyorlar.. nasıl bir yolda olduklarını.. kurtulduk sanırken kazandıkları özelliklerin ömür boyu boyunlarında yük başlarında taç olduğunu.. “genç çocuklar olarak geldiniz.. genç erişkinler olarak gidiyorsunuz dediler.. zor bir okuldur burası.. zamanında bitirmeyi de başardınız.. farkında değilsiniz ama çok özellik kazandınız.. disiplinli ama aynı zamanda araştırmaya eleştiriye tartışmaya açık birer birey oldunuz” ve ne tuhaf evet ben bu yıl farkındayım bunun..
vatandaşların anne babalarıydık biz.. dün.. biz yoktuk onlar vardılar..
güzel bi geceydi..
çb.. gecenin sonunda.. “ çocukların etmedi ama ben teşekkür ederim sana dedi.. oğlum güzel yetişti.. çok emek verdin.. sen toparladın onu.. ben de çekirdeğin peşini bırakmayacağım.. inan”..
gecenin en başında.. bir tek cümle söylemiştim ben ona.. daha okula girerken kırmızı halının üzerinde.. iki çocuğum önümde.. ben iki adım gerilerinde.. birden kapının dışında .. o çok tanıdık.. çok çocukluğumdan .. çok fransız.. avluyu gördüğümde.. onların sırtının etrafına bu dekor yerleştiğinde..
“çok kızıyorum ben.. çok üzülüyorum.. çok başarısız hissediyorum” dedim..
“çekirdeğe mi” dedi.. bana.. “hıı” dedim sadece.. gözlerim dolmuştu zira.. sonra geçti.. geçti ve bu kez saime hanımlı başarı duygusu geldi.. gene ıslak gözler.. titrek dudaklar.. hehe ama aylaynırım süper.. bu durumlar için aldım ki ben onu.. akmıyor kokmuyor.. =P..
işte bir kaç haftadır.. çekirdekle babasının yaptıkları sanat okulu ziyaretleri.. kayıt bilgileri.. yetenek sınavı ön kayıtları uğraşısı var bi de.. eş zamanlı bir çok olay yaşanmakta .. işte ordan anladım ciddiydi bırakmam derken.. 
bilmem bırakır mı .. bırakmasa ben bırakır mıyım sık sık “kaçsam ben bu huysuz kızdan” diye hayallediğim gibi.. ya da bu teşekkürün bir anlamı var mı..
ama bir gaz veren bir iç bayan müzik eşliğinde plaketlerini alırken bu erkekler ve genç kadınlar.. çekirdek üffflenince.. ona verdiğim açıklama sanırım bu teşekkür için de geçerli..
“sen de bir gün çok sevdiğin biri için çok emek verdiğin ve onun da çok emek verdiği bir konuda.. bir gün ödüllendirildiğini izlersin elbet.. ve o gün anlarsın ancak bu müziğin açılımını.. benim göz yaşlarımın da..”
buduarda duygusal anlar..
ps…zamanında 20liğin  ilkokul öğretmeni bana demişti ki..
“bu inanılmaz bi adam olucak..tadından yenmeyecek.. ama sizin ağzınızda diş bırakmayacağı için zaten siz bakamayacaksınız tadına.. “
hahayt.. inci dişlerimle bir gülen fotomu mu göndersem hatuna..
=D..
ps.. poponuzu kaşıyın.. nazar filan değmesin.. zaten kalıcı değil iyilik halleri.. anında biri bişey yapar.. beni gene oturtur nasılsa yerime..
ps.. bu duygusallık benim çekiciliğ azalttıkça azaltıyor.. olacak .. okullar kapansın.. en bikinili en pareolu en şaraplı ve ağızlıklı halimle geleceğim ortaya.. az daha sabredin =P…

6 yorum :

.. dedi ki...

3 kere ekrana tükürüp maaşallah dedim. ne kadar övünsen az onlarla. tadını çıkart ataletim.
not: senin 20'lik daha ilkokulda vermiş sinyali. insana bi 15 yaş genç olaydım dedirtiyor 8))

Çiğdem dedi ki...

Hayırlı olsun :) Ne güzel.. Darısı başıma :)

Ben de anamın duasını edivereyim

Tanrı yolunu açık etsin, iyilerle, iyiliklerle karşılaştırsın, gözünü gönlünü açık tutsun, sevdiklerinden, sevenlerinden ayırmasın...

üçtemmuz dedi ki...

tamam ya duygusallaşmayacağım.
amannn sana ne aslında duygusallaşırım icabında, yorum benim.:)

çok sevindim. inan...hayırlı mutlu kaderleri olsun bütün kuzuların.
tabi ki farkında değil şimdi o, neyi geride bıraktığının...ama hangimiz mezun olurken farkına varmıştık ki.
ben geçen ay...25 yıldan sonra kavuştum okulumuzun yolunda...dostlarıma. ellerimiz titriyordu. güzeldi. aynı çocuklardık, biraz yaşlanmıştık ama aynıydık.
aynı değildik...daha da iyiydik aslında, egolar geride kalmıştı, özlemiştik birbirimizi, hiç saklamadık. nerdeyse hep beraber zıplayacaktık.:)
İnşallah ben de yaşarım bu mezuniyet duygusunu...
öpüyorum tatlım.:)

carpediem dedi ki...

diyecek bir şey yok,
yolları açık olsun...

JoA dedi ki...

bu kadar güzel anlatılırdı yani! güzel yaşanmış demek ki, gözyaşları eşliğinde. kutluyorum ataletcim, yürekten hem de...

laleninbahcesi dedi ki...

önce çekirdek ; çıktığı yolda hep sağlam adımlarla yürüsün, Yirmilik belli zaten o çoktan başlamış hayat yürüyüşüne... yol arkadaşı da sen olduktan sonra...
Ataletim artık devir değişti, çocuklarımız bizim kahramanlarımız...

Follow my blog with Bloglovin