asabiyim evet.. ya da asabiydim..
saman alevi gibi.. birden kontrolsüz sinirlenir..
hemen kendime gelirdim..
baktım beni çok üzüyor sonrasında yaptığım dediğim..
kontrol etmeyi öğrendim..
neye yaradı.. hiç..
daha çok kızdırılma dürtüsü verdim etrafa..
daha çok kontrol çabası harcadım..
pasif agresifim evet.. dim.. daha doğrusu..
baktım öfkem hedefimi etkileyemeyecek .. etrafa sıçratırdım..
ama hem rahatlamıyorum hem de sonrasında gene kendime üzüntü çıkarıyorum..
vazgeçtim..
şimdi öfkeme neden olan kişi ortalıktan tüyünce.. lafı sokup..
laf kalıyor bende.. içimde..
yani neye yaradı.. hiç.. daha çok kızdırılma dürtüsü uyandırdım çevreye karşı..
tahammülsüzüm evet.. düm daha doğrusu..
deneme tahtası gibi.. bakalım ne zaman tepki verecek diye test edilmeye dayanamazdım..
ama sonra bunların sadece çatışma olduğuna..
savaşın daha uzun soluklu olduğuna karar verdim..
ve dayandım.. sessiz sakin tepkisiz.. tam yeri gelene kadar..
ne oldu.. hiç.. çabuk çözdü insan oğlu/kızı..
ve savaşa meydan vermeden çete çatışmasına döndü özel yaşamım..
kolay doldurulurum evet..
dum daha doğrusu.. yargılamasam da.. hızla etiket oluştururdum..
ama sonra baktım insan oğlu/kızı değişebiliyor.. dönüşebiliyor..
vazgeçtim..
etiketlemekten..
e nooldu.. hiç..
benim değişmesini beklediklerim değişmedi.. sratıma gülerek sürdürdüler densizliklerini..
sonuç..
yeniden öfkeli pasif agresif.. kolay etiketleyen ve anlık laf sokmalarla yaşayan biri olmanın manası yok..
çevredekiler yüzünden..
dozu yok insanların çünkü.. o yüzden bir formülü yok bunun..
o zaman .. sanırım şimdi.. umursamaz diyebilirsiniz bana..
beklentisiz bir umursamazım..
fikir bile yürütmüyorum haklarında..
hoş .. güzel bişi yaşatırlarsa..
kendi kendime yaşatabildiklerime ek olarak..
iyi bişi..
yok eğer can sıkmaya kararlılar ise..
ben değiştiremem uğraşamam..
zaten uğraşsam ne oluyor ki..
hem dışa vurduğumdan daha fazla zarar veriyor bana.. sonradan o tepkimin gerginliği..
düşünmek bile istemiyorum..
neden dedi.. nasıl dedi.. neden yaptı.. bu ne cesaret.. sen ha ban ha.. filan..
der.. yapar.. bana da ona da sana da..
o da bu da şu da..
böyle artık insanlar..
o yüzden hah şaşkın.. der ve geçer atalet.. ve ben de.. ataleti yazan kadın yani..
yeryüzündeki misyonum mu..
insanlara yaklaşımım mı..
vermek istediğim mesaj mı..
yok öyle birşey.. ve olmaması için sıkı önlemler aldım..
umursamazım ben.. ve fütursuz.. ve duyarsız evet..
vaktim yok zira..
bunlarla uğraşmaya..
kendimi eğlemek.. hoş tutmak .. benim amacım..
okuduklarım yazdıklarım öğrenmem .. yaptığım herşeyde..
doğru ya da yanlış..
kendi kimyamı sabit tutmak..
o yüzden sinirlenmekten kaçınmam..
ve kişiselleşen itişmelere
girmemem..
orda burda şurda ve her yerde..
bilgelikten.. âkillikten ya da.. becerememekten değil..
umurumda olmadığından...
16 yorum :
acaip büyük laf edicem şimdi :)
umurundadır gene de,kontrol dediğin mekanizman işliyordur
yoksa "hiiiiiç beni ırgalamaz" dediğimizde bile kıyıdan köşeden vuruyor dalganın ucu
baksana
kocaman yazı bile yazdırmış etkiler :)
ben de düşünüyorum da...
"kendimizi yönetmeye çalışmak" gibi bir kavrama kadar ilerleyebiliyorum anca. bir sistem kendi kendisini anlayıp inceleyip idare edebilir mi. otonom sistem yani. bu kavram sikko bir kavram olabilir mi acep. onu düşünüyorum. genel sistem teorisi kafamı kurcalıyor.
yöneten sistem ile yönetilen sistem ayrı olmalı mı acep diye düşünüyorum.
karışık işler.
biliyomusun atalatetim en çok da umrumda bile değil dediklerimiz umurumuzda olur. Benim bir adım da bulaşıktır heheheeh, çünkü bir yerde aksaklık gördüm mü, ille de bulaşırım, duramam , zapt olamam. O yüzden biraz tehlikeli olarak tanımlanırım. E hadi öpim gidim
atalet'i de, atalet'i yazan kadını da seviyorum.
ikisinin doğrusunun da doğru olduğunu düşünüyorum.
ikisine de birer öpücük
8)
umursamamak yapı meselesi gibi geliyor bana. yani en başta yoksa sonradan edinilebilir mi?...cevabı evetse bile bedeli pek ağır olmuştur.sana da bu yazıyı yazdırmış bak.
umursadıklarımızın ne kadar umrundayız acaba ataletim?
aynından ben de istiyorum ancak zor biliyorum. yeterince deneyip denemediğimi de bilmiyorum aslında. huy törpülenebilir fakat tümüyle ortadan kaldırılabilir bir şey değildir belki de. kimin umurunda :D
00...
HIH...
ben şunu derim
en az üç dille sövcekdik dimi hemde ana avrat
yapmayız
bide şu kişisel gelişim seysi hiç ama hiç neyse.
bide umur ne güzel bi kelime.
evet, birinin sahip olması zorunlu bir kelime. kimsesiz anlamı olmuyor umur'un.
ben sinir savaşı algıladım bu dim/dum lardan...
ve hatta umursamamalardan...
umarım ben yanılmışımdır...
yanılmadıysamda...
inşallah...
taşlar oturur tez zamamanda yerine...
ve sen yine sadece umursamak istemediklerini umursamazsın :))
sevgiyle...
hakikaten sevmediğin bir yanını farkettiğin zamanlarda bunu gerçektende değiştirip yerine olması gerektiğini düşündüğün başka bir karakter özelliğini koyabiliyormusun?
ben bunun neredeyse imkansız olduğunu düşünürken ve kendimle buna dair çelişkiler yaşarken bu yazı bana değişik yönden cazip geldi...
bide... bence bu kadar çok uğraşma kendinle... bünyeyi yormuş... boşver dağınık kalsın beğenmeyende almasın :) ( almasın koca sevgili anlamında değil elbet! )
olmasın umurumuzda hiçbir şey
atalet...
ben hala sinirlenilen şeylere küfredilmesi taraftarıyım
aha süper küfrederim =P
ve hayır kimeye gereğinden çok kızmış dğiim...
salladım...
ebabil dedim..taşlar yerinde..
ve evet yeni huylar edinebilir.. hem de üç haftada..
ve umur güzel söz evet..
dilin üzerinden güzel kayıyor...
kocaman yazı boşluktan oluverdi ... umursamanın dozuyla doğru orantıda değil...
yöneten genelde çoğunluğun temsili o dediğin de kuru kalabalık...
hıh...
keşke atalet öyle doğru bişy olsa ama değil..
umursadıklarım çok umurumda ama onlar bi avuç...
herkese yönelik ortaya karışık tek cevp =)
atalet
şapkalı a ya hayran kaldığımı söylememişim içime yer etti söyleyeyim dedim
ben daha tam geliştiremedim öfke kontrolünü.
o da olacak inşallah
hayat gibi
Yorum Gönder