21 Mayıs 2009 Perşembe

deniyorum...




gerçekten deniyorum..

saime hanım yüzme bilmezdi..
biz sahil şehrinin sahil ilçesine taşınıp.. denizler de henüz girilebilir olana kadar..
üç yaşındaki ben dahil..
herkes kendini sulara atınca..

ben ölmedim daha deyip atıvermiş kendini sulara..
zarif ama yüzücü olmaktan çok su üzerinde yavaşça ilerleyen bir yüzücü idi..
bir sağa bir sola arçelik kulaçları da atmazdı..
tam bi kurbağalama da diyemem..

bir de sallar vardı suyun üzerinde..
biri orta uzaklıkta biri ise.. çok uzakta..
ben çok uzaktakine kadar yüzebilirdim kimsye tutunmadan.. babamın yanından..
herkesin şaşırdığını hatırlıyorum.. demek üç yaş sonrasında imiş..
saime hanım gene ben de daha ölmedim.. öleceksem de sal yolunda olsun demiş..
sala gelmiş bi gün..

ben kenardan hop zıp atlıyorum..
çıkıp gene atlıyorum..
bir de tramplen var.. salda..
cemal bey de oturmuş salın kenarına..
hem beni izliyor..
hem de tramplenden atlayanları..
artık nasıl izliyor ise..=P
saime hanım sala ulaşıp da..
biraz soluklanınca..
çareyi tramplene tırmanıp atlamakta bulmuş..
çivileme..

bilen bilir.. çivileme ile atlayınca..
dibe doğru hızla inersin..
o da başlamış inmeye..
acemi atlayıcı önden nefes de almamış derininden..

eh.. yukarı çıkmak için ellerini de aşağıdan yukarı hareket ettirince..
daha dibe daha dibe..
sonunda.. eh artık buraya kadarmış dediğinde..
ayakları dibe değmiş..
can havli ile tekmeleyip kendini yukarı atmı.. ş..
yüzeyde soluklanmaya çalışırken gözü cemal beye takılmış..
"aa ne göreyim.. adam hayran tramplenden kahkahalar atarak atlayan bir hanımı seyredyor"... derdi..
"ben de orda öldüğümle kalacaktım"..

cemal bey sinsice gülüp..
"ben senin çıkacağını biliyordum "derdi.. cevap olarak..
**********
şimdi.. cemal bey zarif marif değilmiş.. aslında ..
saime hanım da.. yalan söylermiş.. bayağı da kıskanç bi kadınmış...
**********

yok bu değil..
çabalıyorum evet dipten çıkmak için....

bugün yaptığım vizitte..
yarı yolda durup.. dahiliyeci dostumla birbirimize baktık..
her odada bir dram dedik.. üzgündük..

bu aslında yeterince neden..
benim diplememem için..
yeterince..uyarı..
ama çabalıyorum.
bi başkaları ile hedef ve beklentilerime bakıp deniyorum..
bi başkalarının gerçek zorluklarını gözümün önüne getirip deniyorum..
bi psikiatrist arkadaşımın dediği gibi..
hayat birgün o da bugün deyip..
olmuyor..

bata çıka karabataklıktan da sıkıldım..
koyver gitsin durumundayım..

yani demem o ki..
sindirim sorunum var..
midem bulanıyor..
*********
soru bir...şu ayakkabıları istiyorum..
faydası olur mu ki..
soru iki.. diplemek yerine fondiplesem.. olur mu ki

photo: http://www.brunodayan.com/

Image Hosted by ImageShack.us

17 yorum :

Adsız dedi ki...

o kadar derin yazıyorsunuz ki bayılıyorum bence çözümü bulmuşsunuz.eminim dipten çıkacaksınız.herkesin halet-i ruhiyesi böyle değil mi.dibe vuruyoruz,çıkıyoruz,vuruyoruz çıkıyoruz belli aralıklarla.hayat inişli çıkışlı bir yol.umarım bu yolda her daim mutlu olursunuz,mutluluk nedenleriniz çoğalır umarım.sevgiler

laleninbahcesi dedi ki...

sen işte ders almadığından bu durumdasın. Saime Hanım sana dersi vermiş aslında önce deriin deriiin nefes alıcan sonra atlayacan, sen demekki nefes almadan atlıyosun hala, ondan bu hallerin. Tramplen maceralarım çoktur, atlarken havada kuş misali kollarımı iki yana açarım, bu sefer bu sfer açmayacağım desem de yarı yolda açar şılappp diye suya vururum , kollarım yana yana yeniden atlamaya giderim. Bu da benim yaşanan hiç bir şeyden ders almadığım sonucumudur nedir.

Sen o ayakkabıyı al her ihtimale karşı belki iyi gelir belki gelmez ama ya iyi gelirse.

kayipsimurg dedi ki...

bir demet reyhan verseler bulbule koklamaz onu yine gider dikenli bir gule eğer dibe vurmanın gerekiyorsa vuracaksın. Gene bir munasebetsiz yorum ekleyeyim: dalgıclıkta kurallar vardır once tupunu sonra nefesini kontrol edersin. Iki kisi dalarsın. Birinin tupu biterse diğeri arkadasina nefes verir nefesini paylasir. Iki dalgıç yanyana yuzmez biri arkadadır arkadastır. zordur dalmak doğru arkadas bulmak ki arkanı kollasın gerekirse nefesini paylassın ustelik guvenmek gerekır en zoru da budur

Çağlar dedi ki...

sen stil sahibi kadınsın. stiletto da yakışır.
ama bu stile, bu hava yakışmıyor, onu da göremiyorsan söylemek benim borcum.

Şarküteri dedi ki...

Soru 1: Ayakkabı mı, nerede? Bacağın ne yanında kalıyor? (algida seçicili dondurma)

Soru 2: Fondip mi? Nerede? Bacağın ne yanında kalıyor?
(algida seçicili vanilyalı dondurma)

bruno dayan ben geliyorum nokta kom...

pastane artığı ayçöreği dedi ki...

çabaların sonucunu birden alıvermek değil de, çabalamak başlı başına bi çözüm bazen.
öleceksek sal yolunda olsun diye.
'bi başkaları' dakikalık bakış açıları verse de bize, aslında içimize ilaç değil. gün de sadece bugün değil malesef.
carpe diem slogan olarak şahane olsa da, mide bulantısına iyi gelen bir ilaç değil ataletim.
yine de öpeyim.

Kedi Narnia dedi ki...

ara sıra dibe batmakta güzeldir, ya da gerekli diyelim. her daim güçlü olmak zorunda değiliz ki. mümkünde değil zaten. insan olma hakkını kullanıyorsun... ataletin bu tarafını görebilmekte güzel... sonuçta inanıyorum ben saime hanım gibi ben daha ölmedim deyip yüze çıkacağına...
sen yaz... biz burdayız... hem biliyorsun zaten...

oya dedi ki...

her inişin bir çıkışı,
her çıkışın da bir inişi vardır..
ve belki de cemal bey'in
"ben senin çıkacağını biliyordum"
demesinin nedenlerinden biri de budur ataletim ;)

fondip dipde iyidir.. şerefe ataletim...

Adsız dedi ki...

Başkalarının dibi bize ders olaydı, hastanelere, karakollara ve mezarlıklara günlük turlar düzenlenirdi.

Durumu değiştiremiyorsan kabulleneceksin. Bir şekilde huzur bulmalı insan. Ya değiştirerek, olmuyorsa kabullenerek. Sürekli arada kalan ise ne dibi görebilir, ne yüzeyi.

Denemek neymiş ki? Bilmediğin bir şey midir de onu deniyorsun?

Biraz cesaret ve yap, o her neyse!

üçtemmuz dedi ki...

ne ayakkabıların, ne de fondibin faydası olmaz gibi geldi...neşeli bir kahkahaya ne dersin...önce sahtesini at...sonra gerçeği gelir, umarım.:)
ve nolur düşünmeye ara vermeye çalış azıcık...kendini didikleme..(söylemesi kolay, evet.)

sedencik dedi ki...

fondiplemek istiyorsan fondiple...
iyi gelir bazen...
hatta nevizadenin kaldırımında sırt sırta verip uyu bir dostla...
bana iyi gelmişti :)
psikiyatrist arkadaşını tez elden bypassla salla...
''hayat bir gün oda bugün''
diyen...
adam/kadın... iktisatcı,hukukcu vs... vs...ise başıma tac ederimde...
psikiyatrsa oyarım...
bugün falan değildir...
daha donanımlı olmalıydı...
bu cümlelerden sonra sende beni oyabilirsin elbet :)
yüzme öğrenmemi anlatmıştım 4 yaş civarı bir boğulma hadisesi..
babamcım ...
sonrası profesyonel yüzücü oldum...
ve iki kez daha denizde çok komik nedenlerle ölümle yüzyüze geldim...
ama...
en berbatı son ikisiydi...
anlamışsındır...
olabilecekse bir katkım...
buralardayım canımcım...
yeterki üzülme ve daralma...
sevgiyle...

Adsız dedi ki...

kamikaze..
derin mi bilmem .. ama ne derinlikte olursa olsun ataletin dipten çıkacağı kesin..
sorun çıktığında suyun üzerinden baktığında ne görecek =P...

***********

lalem..
ben süper atlarım ki..
hem nefesimi de gayet iyi alır.. hem de hesaplı kullanırım..
zaten yaşamım buna şahitlik eder..=)

***********
simurgum....

hmm ben bu dalgıç olmanın hayata açılımını sevdim..
bugün de zaten bu yorumundan ilham aldım.
dostlar kendimize verdiğimiz en güzel armağanlardır derken =)
***********

çağlarım.. bilirim..

bu hava yakışmıyor da.. ben siparişle mi getirttim len..
böyle bi hava var acaba alsam bana yakışır mı mı dedim..
hayır..
eh o zaman ancak bu kadar işte..

**************

şarküteri..
günün yorumcusu oldun..
süpersin..
bruno bekliyo muydu barii=P

***************

ayçöreğim.. pastane tezgahının kraliçesi..

bi başkaları bakış açısı verirse bana hiç kaçırmam şu ara diyeceğim izninle..
hem bana stilettodan daha iyi gelecek bu..=)

carpe diem.. bulantıma iyi gelmiyor evet ama ..
ona ya da kadehe.. ya da klavyeye yapışırken ellerimi oyalamış oluyorum..
kötü amaçlarla kullanmamış oluyorum bari..

****************
dolfin..
bu sefer dip..
şarmelşeykin güzel dibi gibi değil..
lağım desek.. hatta ben şu rögar kapağını gene eklesem.. yukarı..

onun yabancı dilde mealinin manhole olduğunu biliyo muydunuz..
adam çukuru demekmiş..
=P

******************

oya..
her canlı dibi bulabilir evet..
ve sonra da yukarı çıkacaktır elbet..
ama yukarı çıkanın ceset mi.. canlı mı olacağını kestiremeyiz genelde..

şerefe ama sen az şotla =P
******************

adsız yavrucum..

başkalarının dibi bana ders oluyor aslında..ve her gün tura çıkıyorum..
gerçi ben ona vizit diyorum da..
bi servis dolusu dibe vurmuşla yaşamaktan..
alınan dersler.. çıkarılan felsefeler.. bu bloğun tarihindedir..
ama bazen aynen damdaki kemancı gibi oluyor..
ııh bu sefer yok..
denebiliyor..

cesaret değil zaten aranan..
her doğru kararın bir doğru zamanı yazıyor yukarda..
zamanını beklemede bu karar da..

denemek ise..
yapmak istediklerimle değil..
neşeli blog yazısı yazma konusu ile .. bağlantılı..

*******************
üçüm temmim..
kahkaha aliim atiim ama bu ayakkabıları bırakamam ben oracıkta gerçi elbet sarı acak benmki de..

didiklemiyorum ..
beni didikliyolar..


atalet..

Adsız dedi ki...

aha ben yorumaltı yazarken sedenim ayrık otum da gelmiş..

psikiatrist de bir kadın sedenim
hastaları için değil..
kendi kendisine söylüyor.. zorlu bir hastalıktan anne kaybetti de..
oymam ne seni ne onu..

nevizade iyi fikir.. sen de katılacakmısın =)

biliyorum anlıyorum..
ama zaten aslında..atlamak ve dipten çok..
babamın savunma cümlesi ve annemin yıllarca bunu unutmayıp anlatması hakkında birden farkındalık kazanmam ..
beni onlara başka bi açıdan baktıran .. bir farkındalık..
bi de ..
buradasın biliyorum....
ama söylemen de iyi hissettiriyor..
atalet..

Gergin dedi ki...

YEC..
"Göğüslerin ne tarafına düşüyor"
demeyi unutmuşsun..:))

Adsız dedi ki...

hocam çocuk acemi..
=P

atalet......

Adsız dedi ki...

Yavrucum...(Karşındakini silkeleme güdüsüyle değil, kısasa kısas düşüncesiyle bi yavrucum bu)

Neşeli blog yazısı yazmakla mı alakalı:)

Neşeli blog yazısı yazmak için neşeli olmak gerekmez mi? Bu durumda denediğin neşeli yazmak mı, neşeli olmak mı?

Kulakları çınlasın Yaşar Nuri Öztürk yapardı; kendisine sorulan bir soruya, şu şu kitabımda yazmıştım alın okuyun derdi. Ulan zibidi, belli bir konuda konuşmak için tv programına çıkmışsın, kitap reklamı mı yapıyorsun dimi...

Şimdi seninki de o hesap. Konu açmışsın, açtığın konuda yorumlar yapılıyor ve o işin felsefesini daha önce yapmıştım diyorsun.

Bilsem direkt şak şak yapardım.
Yavrucum

ATALET dedi ki...

hahahahahahha...
yaşar nuriye benzetirken ne kadar isabetli olduğunu bilemezsin =)...ama farklı nedenle...

de..

asla git eski yazıları oku dememiştim..o sinir bişi zaten.. ansiklopedi mi bu.. çevir çevir oku.. sadece.. onu da yapabiliyoruz ama.. demeye çalışmıştım..

ilham kaçtı ilham..
demeye çalışmıştım özü..
"ııh bu sefer yok.. "
ile belirlenen durumdayız..
ben ve canıtın ve sürmeli..

yavrucumlar özgürdür.. özgür kalmalıdır..
ne sallamakla ne kısasa.. alet olmasınlar..
ne biliim öyle içimden gelmiş.. öyle demişim..
ama olmayacaksa..
peki "sevgili adsız".. derim..=P

ha bi de bak ne kadar haklıyım..
yorum altı yazma konusunu elime yüzüme bulaştırmışken..
iyi ki bloğa bişi yazmayıp sadece söz ekliyorum =)

atalet...

Follow my blog with Bloglovin