sormadan söyleyeyim..
başka derdim var..
hatta bi de iç üşümem var..
oturup puhu gibi düşünsem de olur..
surat assam da olur..
habire ağlasam muhasebe yapsam da olur..
annem öldüğünde..
on gün filan olmuştu bi arkadaşıma kahve içmeye uğradım..
konuştuk güldük filan..
çıkarken bana.. artık makyajını yapsan dedi..
cenaze öncesinde de biri parfüm ister misin demişti.. herkes öpücek şimdi seni..
çok sorunlu bi dönemdi.. birkaç yıl öncesinde..
ööle dilim keskinleşmiş.. alaycılaşmışım..
bi erkek arkadaşım sen böyle değildin dedi..
hep umursamaz bi neşen vardı..
biz tevede acı izlemeyi sevebiliriz..
ama yakın çevremizde istemeyiz..
ben de kendimde istemem.. sıkılırım..
işte geçenlerde yaptığım bişey.. burda anlattım mı resim koydum mu bilmem ama kitaplığı renk düzenine göre dizdim..
hatta tuuncu sarı rafa.. budamı.. mavili akualı rafa.. dev deniz kabuumu.. yeşil rafa kuş kafesini.. filan koydum..
çekinmeyin..
manyakkkk.. deyin..
abes evet..
oyalandım..işte..
dün..
bir yazı gördüm sonra..
bir alıntı..
"...kitaparını renge göre dizmek.. kitaplar arasında yeni ve beklenmedik bir ilişkiyi ortaya koyar..
iki ilgisiz kitap.. sadece kapak renklerindeki uyum edeniyle yanyana gelince.. rafları düzenleyen.. "belki de bu kitapların.. aralarında paylaşacak fikirleri vardı"..diye düşünebilir..
belki.. bu renk akrabası kitabların kapak tasarımcıları..bu kitapların içeriğinde yazarlarının bile farketmediği bir şey farkettiler.. o yüzden bu renleri seçtiler ..
belki bu kitapların idealleri.. ortak bir ton tutturmaktır.. "demiş..
Rob Giampetro.. "kitapları renklere göre dizmek" kitabının yazarı..
bunu okuyunca..
mor kitaplarımın rafına baktım.. yanyana dizili rasgele bikaç kitabın kapaklarında..
gece sesleri.. ayşe kulin..
kadınlar için.. şirin tekeli..
cehennemin dibine git.. erdal demirkıran..
topladım dağılan kalbimin herrrr köşesini..perihan mağden..
yeni hayat.. orhan pamuk..
klas kadın.. uschifellner..
bir arada dizili idi..
**********
yeterince mor kitabım yok mavi ve mor aynı rafta..
deniz kabuu mavide demiştin bak mordaymış filan demeyin..
12 yorum :
tamam
Ben psikolog değilim
Ama sıkıntıdan kitapları renklerine göre bir araya toplamak;sanki dağılan yaşantının bir araya getirilmesi çabasının göstergesi gibi geldi
Sabah sabah bu ne biçim yorum demezsen :)
yok yapmıştım onu bi süre önce..
kendim de dalga geçerek..=P
yeni değil yani..
eve girdiimi söyleyemem son zamanlarda hele kütüphane düzenlemek .. yürek ister şu ara..
atalet
beklenmedik final :)
bir saat sonra görüşelim :))))
yıllarca ne olduğunu tam söyleyemediğim ama aslında ne olduğunu bildiğim bir düzene göre diziliydi kitaplarım. sonra evlendim, taşındım, yine taşındım falan derken......
kayboldu düzen müzen.
ara sıra aklıma geliyor, hepsini yeniden sıralıyım diyorum, sanki böyle koltuk ucuna muvakkat oturmuş gibiler diyorum ama....
tembelim ataletim.
ama sevdim senin düzeni.
bi niyetlenirsem, belki denerim.
öpüyorum seni.
benim düzene ihtiyacım var da
her alanda,
başlayamıyorum bir türlü...
başlarsam dağılacak herşey...
dağınık kalsın ,
deyip duruyorum...
bi de alakasızların
alakalandırılması birbiriyle ilginç...
ben "düzeni" sevmem ataletim..
düzenli, intizamlı şeyleri..
rahatsız, huzursuz eder beni..
dağınıklık, karışıklık içinde kendimi daha rahat hissederim..
evim de öyledir..
çalıştığım masam da..
çantamın içi de..
cüzdanım da..
çekmecelerim de..
karışıktır..
toplama ya da kirlilik hissi uyandırmasa da,
kendi haline bırakılmıştır..
obsesyonunun bir türevi işte benimki de..
işte o yüzden o renklere göre düzenlenmiş raf,
içimi gıcıkladı benim..
anam..oyanın yorumunu okudumda
bendede öyle
dağınık bi düzenim var benim
çok düzen bozuyo sanki beni
ama etrafımın düzenli olmasını istemek
aradığım şeyin en son bıraktığım yerde olmasını istemek gibi beklentilerim var:D
benim kitaplar genelde yazarlarına göre sınıflandırılmış vaziyetteler.
ama bu yazarın demesi..enteresan bişey..
renklerin gücüyle ilgili olsa gerek..
yazarlar kitaplarını tanıyorlar
ona hangi rengin gücü uyar diye araştırıyolardır elbet..bilmem
konu kitaplığınız ne kadar düzenli değil elbet..
söylememe gerek var mı..
ben bulamıyorum sanırım artık aradığımı..
bir yazarın deyişi.. iki..
kitap listesi ilginçti aslında..
bu yazıda..
=P..
ama madem düzenden söz edildi..
o zaman..
her zamanki dediğimi diyeyim..
"yaşamını düzene koyamayan..
çekmecesini düzenlemeye uğraşır..
onu da başaramaz ya..
vakit geçirir.."
yaşamı canının istediği gibi.. aklına geldiği gibi.. dağıtıp düzenleyenler ise..
umursamaz bile..
etraf düzgün mü diye bakınmaz....
onlar zaten kendine odaklıdır..
benim ne fazla düzenli diye ne de dağınık diye bi takıntım yoktur..
aradığımı bulayım..
yerde basacak kadar zemin.. yatakta içine girilecek bi köşe..
çantada.. anahtar ve telefon olsun.. kahve kupasına bi yer olsun sehpada.. ya da.. şaraba..
masada kitap reçete koyacak bi boşluk olsun..
etrafta gözümü gezdirip.. bakınca hoşuma gidecek biri .. ya da bi köşecik bulunsun.. yeter.. bi köşe için bin saat verebilirim... ev tımarhane gibiyken..
ama ruhum karışınca..
ya düzene koyarım sağı solu...ya dağıtırım..
ortaya karışıkım yani..
kişiliksiz..
atalet
benim bir kitaplığım bile yok ama sahip olduğum tüm kitapların düzen içersinde yerleşeceği günler olacağını umut etmek en büyük hayalim :)
yazıyı okuyunca şunu düşündüm ben. kitaplarımı renklerine göre değilde konularına göre düzenlerdim sanırım. psikoloji, biyografi, macera şeklinde gibi. yada yazarlarına göre düzenlemiş olurdum. lakin itiraf ediyorum renklerine göre düzenleyebileceğim aklımın ucundan bile geçmezdi sanırım... eee atalet farkıda burdan geliyor galiba :)
birde şunu anlamak istiyorum... kendi yaşamında birşeyleri yaparken o yapılan şeylerin açıklamasını yapan kitapçıkları nasıl oluyorda buluyorsun hemen? klavuz gibi bir şey bu. çok önemli bir nokta... en azından kendini görebilmende yardımcı oluyor...
kitap düzenleme uzmanı sensin.. dolfinim..
benim de kategoriler ve her kategori içinde yazar adına göre bi dizilimim vardı ..
ama işte artık böyle..
yarın da kutulara tepebilirim belki..
kimbilir..
tez elden kocaman bir kütüphanen olsun dilerim yerleştirecek..
ha bi de..
o son paragrafa..
retiküler formasyo deniyor..
bi yer var beyinde..o sebep oluyor..
sanırım türkçede bu davranışa
algıda seçicilik deniliyor..
atalet..
Ben kitapları metreyle alıyodum zaten, bundan sonra bi de renklerine dikkat ederim.. Bu yılın moda rengi neydi sahi:)
benim kitaplığım karmakarışık. Bir tek siyasi kitaplar düzen içinde durmakta. Çoktandır elimizi eteğimiz çektiğimiz için onlardan . Şimdi acaba bi psikolog görse, bu kadının karmakarışık bi hayatı var ama siyasi görüşleri çok düzgün dese .Ne bilim işte
Yorum Gönder