birisi filmlerden kareler demiş..
filmlerden bazı sahnelerin resimlerini eklemiş..
baktım şööle..
kadınlar ..
her yaştan.. her güzellikten kadınlar..
ve bi sürü duygusal dağılma sahnesi..
ve onlara arkadan yandan önden sarılmış..
başlarını alıp göğüslerine..
kollarının arasına göbeklerine almış gömmüş sıkmış adamlar..
bir nevi kozalaşmış çiftler..
ordan bi kaç şey geldi aklıma..
kadınlar dürüst..
dağılınca her yerde herkese belli ediyorlar..
erkeklerin işi kolay..
alıp biraz beden teması..
ben burdayım dünyan sonlansa da..
şeklinde anlamlandırılabilecek beden dili ..
beden dili diyorum..
zira o sahnelerin bazılarını biliyorum..
konuşup da böyle bişi demiyolardı erkekler..
neyse.. sarılıp yatmalar filan..
kadını rahatlatıyor..
bonus puan..
kendi de rahatlıyordur..
heytt ne erkeğim nasıl da rahatlattım güven verdim diye..
ego cilası..
erkeklere gelince.. karelerde yok.. hayatta da..
.. ya asla dağılmıyor..
ya da yalnız.. yabancılarla..
içkiyle kavgayla dağılıyorlar..
sarılıp da şşşt ben burdayım denilecek bir durum olmuyor..
zira.. kadınlar beden diliyle yetinmez.. ille söyler..
o yüzden ..
en fazla yanına gidip.. elini sırtına koyarsın..
gerek varsa.. beni hisset gibisinden..bi de.. neyin var.. sorusunu sorarsın..
onda da ya ilgisiz bi bakış alırsın..karşılığında yok bişi der sesli..
ya da kalkıp gider.. erkek..
burdan iki sonuç..
erkekler..
ilişkide oldukları kadın yüzünden dağılınca..
vurup kırıp bağırıp..içine kapanıp....
içmeye gidiyor..
barmene yabancıya taksi şoförüne anlatıyor..
ya da başka bir kadına.. müsait davranan.. birine..
bunun için özel listeleri var..
dağılınca ara.. asla reddetmez.. listeleri..
iş icabı da tanışmış olsa..
azıcık sempatik baktıysa kadın.. onun numarasını kaydetmiştir..
özel zamanlar için..
zaten avcı kadın sayısı arttı toplumda..
sempati göstermek ne kelime.. direkt .. açık teklifler var..
hani abedeli filmlerde.. dedektifler.. aklınıza yeni bişey gelirse arayın deyip..
kartlarını veriyolar..
işte bu kadınların da.. daralınca.. hayatındaki kadının çanına ot tıkayasın gelince ara şekerim..
diye mesaj veriyolar..
itiraz istemem.. bişey biliyorum da söylüyorum..
ve eminim o kadınların daha eğlencelidir hayatı..
değeri bilinmeyen.. anlaşılamayan erkek gibisi yoktur hayatta..
yumuk yumuk.. en güzel tarafıyle gelir yanınıza gelirken..
kırıntısını evde yapsa..
ulu manitu denilecekken hem de..
tabi erkeklerin .. numaraları kaydederken niyeti bu olmayabilir..
ama acil durumda akıllarına gelir hemen..
sincabın yem saklaması gibi.. kış için..
hatta ararsın.. açık söyler bi arkadaşımlayım diye..
kim lan bu arkadaş ki biz hiç bilmiyoruz..
da demezsin..
aysbergin ucudur bu bi arkadaş..lafı..
eh biz titanik miyiz anam.. o bile battı..
ikincisi de..
erkekler dağılmıyor olabilir.. ki..
buna karşı çıkacaklar vardır..o yüzden açıklayayım..
dağılınması gereken durumlar yaşasalar bile..
bunu hemen bir güzelleşme bahanesine çeviriyolar doğaları gereğidir..
saygı duyarım.. itiraz etmem..
ne olsa soyun devamı söz konusu..
o yüzden buna dağılımsı diyelim..
işte erkek dağılımsı yaşıyor ve bundan keyif alıyor..
artı bonus puan..
heyt ben nasıl da duygulu herifim bak nası dağıldım diye..
egosentrik bi dağılımsı-kendini sevme oluyor..
ve.. gidip kendilerini ödüllendiriyorlar..
sarılıyolar.. birilerine...
ya da anlatıyorlar birilerine..
illa ki onlara haklısın abi diyecek birilerine..
kadının işi zor..
erkeğin dağılınca..
onu dağıttın diye hemen dışarı koşuyor..
erkeğin dağılınca bunu bonus puana çeviriveriyor..
sen erkeğim dağıldı ben de kötüyüm dediğinde bile..
biri çıkıp illa ki..
ay sen ne yaptın da dağıttın..
laf mı soktun..
kilo mu aldın..
beraber yağtığınız ama adı senin oğlun senin kızın olan çocuğun sorunlarına mı daldın..
diye soruveriyor..
durduk yerde bi de arkadaştan oluyosun..
hayatta da böyle bu.. filmlerde de..
aksi olan filmlerin yönetmenlerine bakın..
hepsi kadın..
kendi hayallerindeki erkeği oynatıyolar..
dağılan ve kadınına bunu belli eden ve teselliyi de gene kadınından alan erkek diye bişi yok...
sorunu konuşan bi erkek varsa.. yönetmeni kadındır..
illa ki..
erkekler en yakın arkadaşlarını da aramıyorlar.. dağılınca dağılımsı olunca..
anlatmıyorlar..
rekabetçi erkek dünyasında.. zayıflıklarını ancak tanımadıkları ve kendilerine hizmet veren sektördekilere anlatabiliyorlar..
garson barmen taksi şöförü gibi..
olmadı bi bankta yatan berduşun felsefesine ..
sığınıyorlar..
dönelim film karelerine..
bi de..
yanyana oturan ve birbirinden hoşlanan ama söylemeyen çiftler vardı
resimler arasında..
onlarda kadın.. dik oturmuş..
kendine sarılmış..
dizlerine kendi bedeninin etrafına dolamış kollarını..
ama başı ve gözleri erkekten yana dönük..
erkek gevşek karşıya bakıyor..
yani bu açılamama bile aynı etkiyi yapmıyor..
o sahnelerin çoğunun da sonrasını biliyorum..
erkekler sonunda kalkıp giden kadınların arkasından bakıyorlar..
ve yine demin verdiğim adreslere doğru gidiyorlar..
kadınlarsa..
kollarını kendi bedenlerinden çözüp..
kız arkadaşlarına annelerine kızkardeşlerine..
güvendikleri birine..
o da yoksa çevreden bi çocuk bi köpek filan bulup..
ona sarılıyorlar..
bundan çıkan sonuç..
aslında tamamen tesadüfen bi erkeğiniz oluyor hayatınızda..
ve onu yanınızda tutmak için..
asla dağılmamasını sağlamanız gerek..
saçını süpürge edip çenen kapalı tutup.. dalgakıranım ben diye.. kendine telkin edeceksin..
birden..
dedim ki..
kızım hata sende.. kocaman bi hatasın sen.. yeryüzünde..
rasyonel olcam diye tutturdun..
güçlü olucam diye.. vırvır etmek yerine çözümümü kendim bulucam diye..
habire zırt pırt.. üzdün beni.. dağıttın beni... yapmadın.. demedin..
dağılsan da aynı erkekler gibi yürüdün gittin olay yerinden..
kendine sardıysan da kollarını..
dağılan kadın yerine açılamayan kadın biçiminde..
kapadın karşındakine..
bi de kasaba minnet edeceğime dedin.. resti çektin...
eh..
daha ne istiyosun..
iğrençsin.. yu stink..
şimdi kalkıp bana sakın..
sakın amma da kolay dağılıyo deme..
bi aypoda..mı.. bakıyo bu iş.. deme..
bakar.. ha hatta motosiklet gibidir yaşanılanın hayatındaki etkisi..
hadi canım.. körün istediği bir.. yaradan vermiş iki deme..
hiç..
rasyonel oldum ama sofistike kaldım..
düz ve basit mantık.. sahibi olamadım diye..
üzüleceksen üzül..
şımartılıp da .. hakkın verilerek.. yaşamak istiyosan ..
illa ki zayıf olup tutuna asıla yaşamalısın bu dünyada..
yok ağaç oldum dikdurur otlarım diyosan..
buraya uygun sözüm yok..
buraya uygun bi el hareketi aliim sizden..
he bu durumda.. sen zayıf filan olamayacağına göre sooradan sooraya..
ne olsa katolik rahibe okulu.. saime hanım.. dilek hoca
sağ ve sol omuz başlarındaki iç seslerin..
tek seçeneğin var..yok iki seçeneğin var..
bir...dağılacaksan.. git..barmenler taksi şöförleri.. seni bekler dinlemek için...
şarap üstü şot seni paklar..
bi de.. daha yumuşak bi erkek.. varsa tabii öölesi..
benim bildiğim yok.. avcı erkekler olabilir..
sana gösterdiği ilginin kırıntısını evinde gösterde abad olacak erkek olabilir..
demek çivi çiviyi söker lafının kökeni.. kadınlar erkekler değil..
onlar çividen yumuşakçaya yatay geçiş yapıyor..
iki...ya da dağılmayacaksın anacım..
sakın sakın ama ben onun her zaman.. şeklinde başlayan cümleler kurmayacaksın..
kimseye de anlatmayacaksın neler yaşadığını..
sakın geri adım atmayacaksın..
salla deyip ..
geçeceksin..
öyle eh çanak açtıysa dolduralım filan yok..
elde boş çanak dolanacak..
he evet senin için elbet şişecek..
gözler donuk bakacak..
ama azıcık tuş ekla... yılın modası buğulu makyaj..
mucizeler yaratır..
hem sen uğraşırsan o donmuş maskeleşmiş suratın..
pek güzel bedrum feyse döner de..
talibin bile çıkar..
bulursun bi endorfin kaynağı..
yanık merhemi..
kilo da verirsin.. önümüz bahar ne olsa..
bonus puan..
hayat mı..
e sen hep söylemiyor musun..
yalnız doğar yalnız ölürüz..
arada bazı kuru kalabalıklar olur tabii..
hatta kimine de arkadaşım.. dostum .. ailem deriz.. diye..
bekleme ..
neyin var senin demez.. erkeğin.. için donmuş demez..
bugün kaloriferi kapamayın hava soğuk der en fazla.. doğal gaz kısıntısının en ateşli taraftarı olduğunu unutup..
bekleme..
hiç bişey..
sen sadece kızına..
güç iyi bişeydir de..
masaya yumruğu vurabilecek kadar güçlü olmalısın her zaman..
bu sana o yumruğu vurmamayı da sağlar.. hem..
de..
**********
bi yerde okudum..
oldukça memnunum diyodu..
ama memnuniyet sıkıcıdır..
şimdi gidip biraz macera arayacağım.. zira heyecan memnuniyet değildir..
ve heyecan sıkıcı değildir..
ingilizcesindeki ses uyumu süperdi..
excitement is not contentment ..
hehe ben bi adım ileri götüriim ingilizcedeki deyişi..
excitement is better than contentment..
bu sözü tutmaya karar verdim..............................
****
önemli not..
yaşadıklarım..
anlatılanlar..
gözlemlerimdir yazdıklarım..
gerçek kişilerle ilgisi yoktur..
31 yorum :
http://www.imeem.com/people/hq_8b4/music/ZUEGmt5F/zeki_muren_sevgimizin_askimizin_ustunden_sene_gecti_mevsim_g/
...
Yorum için sonra gelirim..:)
ülen bi anlasam, bi takip edebilsem.. dişimi kıracağım.
ya neyse, böyle iyi herhalde. alıklık ve cehalet erdemdir..
Ben ara ara girip, tekrar tekrar okumalıyım.Öncekilerden başlayarak.
Çağlar bile anlamamışsa..
Ama bi de Alper'den gelecek yorumu bekliyorum. Bi de diğer zekasına güvendiklerimi..
Ben en iyisi gidip sınıfın en arkasındaki bi sıraya oturayım.
Dur dur..Öpmeden olmaz..
zayıflamanın yolunu
arayanlar mutlaka bu yazıyı okumalı...
sezenin şarkısı ne güzel giderdi şimdi bu yazıya
canım sıkılıyor mu
erkekler miydi ne...
hemen teselliyi ararlar ve bulurlar xyler yazdığın gibi,
kadınlar ise yakınıma anlatmayım üzülmesin,arkadaşıma anlatmayım bilmesin moduna girip içini şişirir durur...
sonra bir gün gelir patlar ,ortalık toz duman,
kaçan kurtulur elinden...
...gibi.
hocam ya.. benim sen yoksun müziğim daha iyi..
öbür şarkı beni bozar..
hani birleşilenden hayır gelmezken..
o bakımdan...
ben anlamadım ki..
daha açık nası yazılır..
çağlar..
ecem..
ben de merak edebilirim alperin yorumunu eğer gelirse..
en önde oturabilirsin sen..
dilara..
eh..
o kadar kestirme diyemedim işte..
adım atalet..
ağzım dursa..
******
:))
Yanlışlığı ben de farkettim de,düzeltecek zamanım olmadı.
Neyse..
Gelelim yazıya..
Bi kere bu benim yorum yazacağım bir yazı değil.
Bu tam kadınlara göre..
İçinde "erkek" lafı geçiyor ya..
Bide mevzu alengirli ya..
Herkes giydirecek..
Susup onları okumak daha iyi.
Hem yorum yazarsam açık veririm belki,neme lazım.. :)))
Ayrıca birinin şarkısını
diğerine gönderdiğime göre
bugün bende bi anormallik var demektir.
En iyisi etliye sütlüye
karışmadan oturmak.
Takipteyim..
tamam tamam..
ille de yorum dememiştim
zaten..
bi de sizle uuraşmıyim diyerek yani o sebebten =D..
ama ille de şarkıma yorum derim..bana ne..=P
ha bi de..
geçenlerde kulaınızı çınlattım sizin..
o.. çocukları filminde müzikler süperdi..
sizinki yapmış müzikleri..
kıvanç mıydı =O..
işte bu kadar...
atalet..
masaya yumruğu vurabilecek kadar güçlüysen o yumruğu kolay kolay vurmazsın çok doğru bi tespit. hani karetecilerin falan "biz kavga etmeyiz" demesi gibi 8)
bi de,
"ömür billah kuyruğu dik tutasın" diye bi beddua olur mu acaba diye düşündüm?
Sürekli kuyruğu havada dikmek yormaz mı insanı?
Hem kaç erkek güçlü kadın sever ki?
Birde bu yazıda benim anladığım şu; toplumun ve erkeğin alışmış olduğu kadın versiyonunu değiştirmeye çalışıp sözüm ona güç sahibi olduğunu kanıtlamak.
Ama bence bir insan " kadın olarak " dünyaya geldiği andan itibaren güçlüdür ki.
Yazıda bahsi geçen tüm erkek tepkileri de zaten kadının güçsüzlüğünü ispatlama amaçlı yapılan toplum üzerine oturmuş klişe tepkilerdir.
Kadının gücünü kıran tek şey vardır oda anneliği... Analık hissiyatı babalık hissiyatından çok daha baskın ve derin olduğu için kadın anne olduktan sonra hem gücüne güç katar hemde verilmeyen tavizlerden vermeye başlar.
Neden kızına hayata dair o ders verilirken oğluna filmlerdeki gibi taksi şoförleri ve barmenlerden medet umulmaması gerektiği anlatılmıyor peki?
Belkide anlatılıyordur, ama Atalet şimdilik işin kadınca kısmını yazmayı uygun gördü :)
Alper’in bu yazıya vereceği yorum tamamıyla erkekçe bir yorum olacakmış gibi görünüyor.
Yani şimdi dağılmanın da klişesi mi var diycez. Saracesikaparkır dizinin bi bölümünde bir erkekle erkek gibi beraber olmaya karar vermişti, yaptığında da ikileme düşmüştü.Aklıma geliverdi niyeyse. Her yerde aynı biçimde işleniyor konu. Bi soru geliyor aklıma: Böyle olmaya kodlandığımız için mi böyleyiz. Yoksa yaradılış böyle de bunu farkeden akıllılar konuyu işleyip duruyor mu.
Şarkılara takılınca okuyucuyu
yazı konusundan uzaklaştıracağız
diye korkuyorum ama madem işte
işte böyle..
Şimdi...
Aşağıdaki şarkı sözlerine kabaca
bakacak olursak,"var mısın yok
musun" laflarının defalarca
tekrarlandığını görürüz.
Zaten şarkı sözünün %80'nini bu
laflar oluşturuyor.
Bu kadar çok tekrarın anlamı,
senin dediğin gibi rest çekme
isteğinden kaynaklanmıyor.
Gerçekten de niyeti rest çekmek
olsaydı,bir defa sorar,cevaba göre
de olumlu ya da olumsuz işi
bitirirdi.
Burada ise;
Aklı sıra bir yandan rest çeker
pozları takınarak kuyruğu dik
tutmaya çalışıyor,bir yandan da
"Nooolur varım de.." diye adeta
yalvarıyor.
Üstelik cevap vermesine fırsat vermeden durmadan "var mısın yok musun" diye sorup duruyor.
(Şarkıyı dinledim,ordan biliyorum)
Hatta "iki gözüm" lafıyla da karşısındakinin ruhuna cila çekip
"varım" desin diye pasif baskı uyguluyor.
Bir de şu söze talkıldım ben.
"Kul oldun köle oldun, kurşun geçirmez cam oldun"
Diyor ki,"evvelden kul köleydin,
maaşallah şimdi kazık gibi oldun.
Hiç iplediğin bile yok"
Buradan da anlıyoruz ki aslında
resti çeken karşı taraf...
...
Atalet!
Üzgünüm!
....
Cambaz-Mor ve Ötesi
(Atalet'ten alıntı)
"iki gözüm kadar eminim..
sen yoksun..
var mısın yoksunnnn
var mısın yoksun..
iki gözüm eminim sen yoksun.....
sen yoksun .."
Ben önce o önerdiğin el hareketini yapayım bir...(Ohh iyi geldi.)
Sonra da sana bir müjdem var:
İyileşiyorsun.
Evet, bence öyle...
Bu yazı var ya bu yazı, kendi içinde çıktığın sinir bozucu yolculuğun son durağı.
Sallaaa, ataletim.
Bırak avcı kadın, avcı erkek ne halt ederse etsin.
Yukarıda anlatılan tüm karakterler biziz aslında. Hepsinden var içimizde.
Hayatının çok güzel bir noktasındasın. İnan öylesin. Ve aslında hepimiz öyleyiz. O sinir bozucu yolculuğu kısa tutabilenler farkına varacaktır bunun.
Yukarıda yazdıkların ders niyetine 30'unu geçmişlere okutulmalı.
Onu da söyleyip, seni çok seviyorum diyeyim.
hocam..
katılmıyorum..
soru bi tane..
var mısın..
YOKSUN..o..
yok musun değil..
cevap o..bi kere....
karar bildiriyo..
cevap hakkı bile vermiyo..
ondan rest çekme.. diyorum..
iki gözüm kadar eminim ki yoksun..
o yüzden kendi kendime baırıyorum..
sen varım desen de.. inanmam.. diyor.. =D..
ben sizin alıntıladığınız bölümdense..daha çok..
hedefini al..
piyasanı al..
herşeyi al..
/ gizli cümle/ yıkıl git../
bölümünü seviyorum.. ruhuma uygun sanki..
ha bi de..
cin oldun adam çarptın bölümünü..
=D..
yani onlara pek güzel eşlik ediyorum..
o saat gibi dıkdıkdık bölümünden sonraki elektro da süper geliyo..=D..
**********
simurg ..
fazla derin analizler bunlar ..
yapamayacağım o kadar felsefi olanını.. bugün..
ama dağılmanın klişesi yoksa da..
cinsiyet farklılığı var..
kod mudur bilmem de.. baktığım resimlerdeki sahneler..
beynim kıvrımları arasından bu nurtopunu doğuruverdi..
**********
isimsiz???
cevap bir-yorar..
cevap iki-erkeklere beğendirmek için güçlü durmaktan kim söz etti??.. hayata karşı güçlülük benim dediğim..
beğenilmeyi hedeflediği söylenemez..
erkek bundan yoruluyorsa.. yumuşakça kıvamında çok insan var yanında dinlenilecek..
"sözüm ona"yı sevmedim..
yalancıktan öyle gibi yapmaktan bahsetmiyordu yazının hiç bir cümlesi..
her insan/ kadın ya da erkek/ güçlüdür.. doğduğunda.. evet..
toplum ve aile şekillendirir.. ve malesef..kadına yönelik pasifleştirme daha yoğun çalışılan bir konu..
kızım sen.. ile başlayan cümleler çoğunlukta.. sakinlik.. sessizlik.. katlanma.. fedakarlık.. başa gelen çekilir'lik.. öğretileri içerir..
kol kırılır yen içinde kalır.. kan kusar kızılcık şerbeti içtim der..
diye eğitilir..
sonuç..
ya yıllarca.. su gibi girdiği kabın şeklini alır da.. bilmez..
kimdir aslında..
ya da.. biriktirir.. sonunda olmadık yer ve şekilde patlar.. nörotik olur..bayılır.. ağlar.. hastanelik olur.. / nörotik kadınyoranı %70 olan bi toplumda yaşıyoruz..
yoksa..
annelik kadının en güçlü olma halidir..
esas o zaman.. korumak kollamak ve örnek olmak maksadıyla gücün gerektiği zamandır..
ki güç ana konumuz değil .. bu sefer..
teselli aramak konumuz..
=9
oğluma..
elbet karşı cinsle beraberliğinde.. kadınları üzmeyecek davranışları öğretmeye çalışıyorum..
alperin yorumunu merak ediyorum elbet.. genelde sıradışı ve beklenmeyen yorumları vardır onun.. sağ olsun..
ama onun yorumunun .. neden bu kadar önem kazandığını daha çok merak etmedeyim ..
*****
dedim..
atalet...
Evet, dağılmanında bir klişesi var. Olmasaydı o benzeri dağılışlar farklı filmlerde farklı karakterler tarafından ama aynı dağılma şekilleriyle yansıtılmazdı gibi geliyor...
Kadın üreyen, içine alan, naif gibi görünen biri olduğu için ona şefkat, özveri, anlayışlı olma, sarıp sarmalama, çekip çıkarma rolleri oturtulmaya çalışılıyor.
Bir keresinde Tarih öğretmenim Selçukluların, imparatorluğu, başta bulunan kişilerin Çinli kadınlara olan merak ve evlenişleri sonrasında yıkıma uğrattıklarını söylediğinde " neden Çinli kadınlar? Türk kadınlarının suyu mu çıkmış? " diye sorduğumu hatırlıyorum.
Tamamen iyi niyetimle sorulan bir soruydu ve aldığım cevap sonrasında çok şaşırmıştım. İşin içinde siyasi nedenler vardır diye düşünürken hocanın verdiği cevap şuydu: Türk kadınları o dönemlerde ata binen, savaş eden, fiziksel olarak kendilerine bakmadıkları ve erkeksi yaşadıkları için kalın belli erkek yürüyüşlü tiplerdi. Çinli kadınların ince narin yapıları imparatorluk başındaki erkekleri haliyle etkiliyor evliliklerini daha kadınsı olan çinlilerle yapmayı uygun görüyorlardı. Ama kendi ülkelerine gönülden bağlı olan Çinli kadınlar herşekilde mutlu ettikleri kocalarının arkalarından iş çeviriyor ve casusluk yaparak imparatorluğu yıkmaya çalışıyorlardı... Üstelik başarılıda olmuşlar.
Kadın hakikatende doğduğu andan itibaren güçlüdür bana göre... Ama kadınsı kimliğini kullanarak ama aklını, sezgilerini kullanarak.
Belki bizler kodlanmadık kodlandırılmaya çalışarak çarkların böyle işlediğini fark ettik... Kalınlaşan belimizi incelterek başlamış olabiliriz harekete :)
üçüm temmuzum da gelmiş..
=)
iyiyim evet..
iyileşiyo muyum..
yoksa hep istediğim gibi "kötü" leşiyo muyum bilmem.. =)
ders..
yok..
almazlar..
hem ne demişler..
bir tecrübe bin nasihatten iyidir demişler..
atalet..
Oooo kızdırmışım Atalet'i desenize! Yalancılık... yazarken onu ima etmemiştim.
Yanlış anlaşıldı demek. Ama birine yorum ederken yanlış anlaşılmayıda göze alacaksın elbet.
Sadece yazı yoluyla olan iletişimlerde engel olamadığım birşey... Özür dilerim...
Yazıkki şunu söylemeliyim ki yazıda bahsedilen ana konu teselli arama şekli olabilir belki ama teselli edilme isteği yada edinme şekilleri kişinin gücüyle alakalı birşeydir bence... Ki zaman zaman bu güç yüzünden teselli edilmeye deli gibi ihtiyaç duyduğu anlarda bile sırf içteki o güç yüzünden bunu ertelemek yada fiile dökememek gibi durumlara maruz kalabilir...
Okunan bir yazıdan herkes farklı farklı anlamlar çıkarabilir... E buda çok normal birşey bana göre...
Alper'in yorumunu ben merak etmiyorum ki... En başta bir xy merak etmiş zaten. Sanırım kendi cinsinden birinin görüşünü bilmek istemiş :) Kafasındaki boşlukları doldurmak adına...
isimsiz..
çok ayrı kulvardayız seninle bugün..
kodu bilmiyorum dedimya..
dağılmanın ve teselli bulmanın genotipi var evet ..
ya da mem'i..
ama..şu çinli kadınlar..
küçük ayaklar uğruna.. zarif görünüm uğruna..
yürüyemeyecekleri kadar.. sakatlama pahasına kendilerini..
demir ayakkabı ile de şekillendirirlermiş ayaklarını..
gizli gücün.. gereği yok..
sözümü küt diye söyleyebilecekken..
arkadan iş çevirecek halim de yok..
hem neden ben yöneteyim bir erkeği..
yok mudur onun aklı kendini yönetsin..
doğu felsefesinin tao ve zen bölümünden gayrısını karıştırmamayı yeğlerim....
derim..
atalet....
ps.. kahve molam bitti..
yorum altları artık gün sonunda..
yok atalet yok yazmam bundan sonra yorum falan! çok pardon! hayır ben geçerken uğrayan biride değilim ki bu bloğa... sen davetiye yolladın bende geldim işte... çinli kadınları örnek verirken erkeklerin kadınlara yüklediği şeylerden bahsetmek istemiştim...
Bendim o ben.. Kafasındaki boşlukları(!) doldurmak için Alperin ve diğer zekâsından emin olduğum arkadaşlarımın yorumlarını bekleyen..
Evet, bakımsızlıktan saç-sakal birbirine geçmiş durumdayım ya, erkek sandı Adsız beni:))
yorum kısmı pek eğlenceli olmuş ama içeri gidip gözlük almam alzım. Şimdi önce filmlere bakalım, dikkat et , filmlerde her dağılan adamın bi balıkçı dostu var, fakir balıkçı ama mutlaka filozof oluyo bunlar. Adam dağılınca gecenin bi yarısı bile olsa bu balıkçı filozofun yanında alıyo, rakı hazır masa hazır, e filozof da zati bonus.
Ben dağılınca bişicikler yapmam .
kafamın içinde konuşurumda
konuşurum.
bi de sürekli memnununiyet sıkıcıdır demişin ya, heheheh bi gün yengem dedi ki- lale, cennet çok sıkıcı bir yer olmalı - niyekine dedim- düşünsene hep mutlusun hep mutlu . Yani böyle maynak bi sülalen de olunca pek ağız tadıyla dağılamıyon da anacığım. Öptüm seni çoook
yorgun erkek güçlü kadın sever mesela.
adsız..
oo kızdırmışım ataleti diye başlayan yorumuna..
hayır kızmadım..
yalancılık da demedim.. ..yalancıktan.. / pseudo/.. fasulyeden.. anlamında..
bak bu teselli arayamama ..
ayrıca bi konu olmalı..
gücünün zedelenebileceğinden.. azımsanacağından korkup..
kendini yorma ve hırpalama..
zor olan bu işte..
yoruldum..
susadım ..
acıktım..
demek kadar kolay aslında..
üzüldüm..
kırıldım..
sıkıldım..
yıprandım..
bişi olmuyo..
kişiliğine..oysa..
bunları böyle sadecik söyleyince..
ben söyleyebiliyorum....=D..
ordan biliyorum..
bi de.. sen alperime natifime.. bizim "hemcinsimiz" mi dedin =D...
şimdi..
çağlaaarrr gel anam..
kızlar bi de alper diyen sendin di mi..
=D..
gel çöz konuyu....
de..
kafasında boşluklar olan.. kim..
bensem sorun yok da..
o yorumcuysa..
olmamış ..
derim...
atalet..
********
adsız..
yok atalet diye başlayan yorumuna..
hayret bişi neden kızdın
bu kadar..
hep aynı fikirde değiliz her zaman herkesle..
katkı için teşekkürler mi deseydim.. esas o zaman kız.. beni kale almamış diye..
bak tek tek cevap etmişim.. dediklerine..
anladım çinlileri.. neden örneklediğini..
ama doğru bulmama hakkımı kullanıyorum ..
çinli.. alman farketmez..
erkeklerin kadınlardan makul şeyler beklemesini dileyelim..
istersen..
ecem ya.senkraliçemizsin .. bizim..
seni erkek sanmak ne mümkün..
olsa olsa..
alperi harcadı isimsiz..=D..
dedik ona.. o kadar..
=P
fazla empati yapıyosun bak yanlış anlayacaklar diye..
=)
atalet..
çağlar..
sen bi dur.. bakiim gücüm kalmadı..=)
atalet..
Sevgili
Yatakta oturuyorsun
Bedenin çıplak,sırtın bana dönük
Yüzünü göremiyorum
Belki görmek istemiyorum
Kendime o kadar dürüst değilim
Dağıldım diyorsun
Farkındayım
Üstelik dağılmana en büyük sebep benim,biliyorum
Ama sana dokunursam un ufak olacaksın ellerimde
Şu an
Üzüntünün verdiği kızgınlığınla
En azından oturabiliyorsun
O kadar direnme gücünü buluyorsun kendinde
Ya dokunursam ?
Biliyorum ki seni dağıtan deniz,okyanus olup akacak zihnine
Fikirler bedene dönüşecek
Oturacak gücü dahi bulamayıp yatacaksın kalkmamacasına
Ne kadar güçlüyüm desen de
Doğa sana dağılma gücünü vermiş
Dağılıp tekrar kumdan kale olma gücünü
Ve ben belki istemiyorum karşımda tekrar kale olmanı
Belki kuma dönüşmeden ama kale de olmadan kalmanı istiyorum o arafta
O araf benim arafım çünkü
Ben o arafım çünkü
Ve ben
Dağılmayan gibi arkanda duran adam
Bilir misin bu kum tanelerini bir arada tutsun diye kaç kişiyi aradım ben
Ve her telefonumda anlatamadım derdimi
Çünkü biliyorum ki
Derdimi söyleyip dağıldığımda;
Erkekler “kadın gibi ağlama” diyecekler
Kadınlar kendilerinden yararlanmak için dağılır gibi yaptığımı anlatacaklar
Ve kumlarım hayata karışıp gidecek !
Oysa dağılırım ben
Sen her arkanı döndüğünde belki senden daha çok dağılmışımdır içimde
Dudaklarımda hep sözler vardır söylemekten korktuğum
Bakışlarımda hep bir bulanıklık vardır,arkasını görmeni engellediğim
Oysa dağılırım ben
Yalnız insanlar daha çabuk dağılır
Ne annem var benim başımı dizine yaslayacağım
Ne bir erkek arkadaşım ağlamamı zayıflık olarak görmeyecek
Ne de bir bayan arkadaşım faydacı olmadığı düşünen
Oysa dağılırım ben
Senden daha çok ağlarım kendi kendime
Ama hep boşlukta dağılır,boşlukta ayakta kalırım
Boşlukta küllerinden doğan ERKEK anka kuşuyum ben :(
(Yazı kimseye ithafen yazılmadı,yanlış anlaşılmasın. Sadece dağılan ve dağıtmayı bilen bir erkek gözü ile yazıldı =) )
aman beklenen yorumcu gelmiş..
dur bi soluklan bi daha okuycam..
tamam anladım..
ben dağılabilirim diyosun..
dağılmamsı değildir diyosun..
gerçekten dağılabilirim
ama beni kimse toplamaz diye korkarım diyosun
ondan.. dağılmaya bile izin yok..
oh ne ala sen dağılmanın keyfini sür..
diyosun ..
yok yok..
kızma..
anladım ..
da..
sen pek geç geldin be alper..
ben şu anda dağılma değil..
birilerini dağıtıverme moduna geçtim..
tam da yazıda dediğim gibi.. salla..
durumundayım..
ben de yalnız dağılıyorum hem..
bi tek blogla canıtın biliyo..
dağılası olduğumu..
başka herkese bakarsan süperim..
dedim ya tuşekla süper bi ürün..
oysa.. geceleri artık sadece 2 saat uyuyorum 3 gündür..
ve konuşmak yerine de haykırmak ve klasik suçlama listeleri sıralamak istiyor içimde başetmeye çalıştığım bi canavar..
kırılacak bişiler atmak duvara..
kapıyı da arkamdan çekmek istiyorum..
bunu yapmamak.. benim kumları bi arada tutuyor..
ama pek güzel gülümsüyorum..
****
bunun sonrasında üç kere üç ayrı şey yazdım..
ama tümünü sildim.. kendimle ilgili..
neyse..
****
ben senin nedense..
yazıdaki bazı şeylere.. takılacağını düşünmüştüm..
cevabın..
başlı başına bir yazı olmuş..
teşekkürler..
atalet..
geldim geldim
o kadar kulağım çınlamış ki :)
yazıdaki bazı şeylere takılmak derken
eğer genel erkek davranışına vurursam
ne yaparsam yapayım,erkek gözü ile bakacağım
o yüzden kişisel bir yazı yazmak istedim
ve evet
yorumdan çok başlıbaşına bir yazı oldu
ve hatta yorumu yazarken acaba bunu yazı olarak blogda mı yayınlasam dedim
sonra yazına gereken değeri vermem gerektiğini düşünüp,uzuuuuuun yazıyı yorumuna koydum
kadın erkek
hepimiz dağılganız :)
tamammmm..
30da soyunmak gerekecek korkusu içindeyim..
hemen koşup yeni yazı ekleyeceğim....
aaa...
lalenin yorumu kaçırmışım..
benim de dağılınca sürekli dağınık kaldığım söylenemez..
hatta yazımı okuyup..
arayan soranlar kikir model birini buluyor karşısında..
tuhaf oluyor..
ama bir fark var işte..
dağılmadan dağılmaya..
lalem....
neyse...
bırak dağınık kalsınnnnn
Yorum Gönder