29 Aralık 2008 Pazartesi

…..

degas1  drying herself  degas2

 

saç tarayan kadınla saç kurulayan kadın arasında ne fark var???

 

1899   1900

2246465291_3b494ab9f4  1916

peki nilüferli göl ve japon köprüleri arasında??

empresyonistlerin görme bozukluğu olduğunu biliyor muydunuz..

 

deganın maküla dejeneresansını.. monenin ilerleyen kataraktını..

 

van gogun dijital zehirlenmesinden doğan sarı görme hastalığını

Vincent-selfportrait

meryonun renk körlüğünü.. o yüzden grileri siyahları mavilerin yerine koymasını..meryon-8f6aa

ve bu yüzden tür değiştirmesini grafiğin en tepesine yerleşmesini..

 

Charles_Meryon_3803 

 

eksikliklerinden baş yapıtlar doğuran..

kusurlarından çığır açanlar onlar..

kalıcı oldular.. ölümsüz oldular..

 

bırak kalıcı olmayı.. çığır açmayı hangi kusurumu

bağrıma bastım..

kabul ettim..

ve onu bir özelliğe çevirebildim diye..

düşünüyorum..

hadi ben kusursuzum zaten..=P…

ya siz var mı böyle bir durumunuz????

11 yorum :

Adsız dedi ki...

ben kendimi bilmiyorum ama;
duygu, insaniyet eksikliklerinin inanılmaz faydalar, gelişimler, zenginlikler doğurduğunu görüyorum gazetelerde, televizyonlarda.
ve işte konuyu hiç sivrilmemeye, herşeyden biraz olup kanaatkar olmaya bağlayabiliyorum kafamda.

uctemmuz dedi ki...

Ya ben kendimden hiç memnun değilim bu aralr. Halbuki pek bi severdim eskiden.:) Ne desem bilemedim o nedenle.
Kusurum çok...da...işe yarar bişeye çevirmiş değilim...

Seni seviyorum atalet...dökülmeden kaçıyım...:)

kumhavuzu dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
kumhavuzu dedi ki...

ikisi birarada olsun diye sildim:)
sayılırsa..salaklığım demiştim..
napiim böyleyim işte:)

saçını tarayan kadın illa iki elini kullanmış..ama kurularken sank biri boşta yada destek için faydalanmış..
2.si??farkedemedim valla:)
dedim ya canım..buda benim bağrıma bastıım özelliğim diye..napiim aaa

Adsız dedi ki...

ek yapiim hemen..
resimler aynı ressamların.. ilerleyen göz hastalıkları nedeniyle oluşan farklar aslında..
üç çıplak degasın..
dört nilüferli göl de.. monet nin ama renkler sınırlar ve ışık farkları var..

Gergin dedi ki...

Köprü möprü diyorsun ya..
Baktım,sayfada kadından başka bir şey
göremeyince "kısmi kör mü oldum?Yoksa
ressam mı oluyorum?" diye nasıl korktum,anlatamam.

Ada dedi ki...

Saçını tarayan kadının fiziği
daha güzel..ötekinin kolu bir
tuhaf olmuş. Ressamın yaşlılık
dönemine denk geldi herhal :)

Monet en sevdiğim ressam, o yüzden
ona laf yok :)

Sarı görme hastalığı duymamıştım..
sarıyı hiç sevmeyen biri olarak
içim ürperdi!

Sendeki kusur kadı kızında da
olur canım..( bu iyi bişi olması
lazım, ondan yazdım he, yanlış
anlaşılmasın )

Düşündüm de benim kusurlarımdan başyapıt çıkmaz..düşündüm kusur da
bulamadım zaten :)Ben biraz
daha düşüneyim bişi çıkar mı..

Kafam hiç yerinde değil, saçmaladım sanırım :)

Güzel haftalar Ataletim :)

geçkalmadımki dedi ki...

bu yazıyı başka bir dosyada saklayacağım.. benim gibi resim yapmayı öğrenmeye çalışan arkadaşlarımla paylaşmak için..
hastalıklarını sanatta kullananlar içinde migren sırasında gözde görünen ışık çakmaları, renkli ve zig zaglı pırıltıları, yaptığı tablonun üzerine çizen ve migrenli bakışını resmeden bir ressam okumuştum bir dergide.. ben de migrenimin ışıklarını resmetmeyi düşünürüm arasıra.. (ben şanslı migrenlilerdenim, benim migrenim ağrısız oluyor o nedenle sadece gözümüm içindeki havai fişek görüntülerini resimlemeyi düşünürüm zaman zaman.. belki yaparım birgün...
Sevgiler Ataletim...

Adsız dedi ki...

ay düşündüm düşündüm hangi kusurumu bir şeye çevirdim diye, sonunda buldum hehehehe tebrik edeceksin beni bak. Ben karada biraz sakar bir insanımdır. Her an bir şeyler devirebirim, bir şeye basar kırabilirim ammma deniz de balık gibi yüzerim. Htta kocam bana sana denizde karadakinden daha çok güveniyorum der heheheheh iyi bişi diyodur dimi.

bi de sanat tarihi hocam bana belki bir sanatçı değilsin ( ne belkisi) ama sanat eserinden anladığımı sölerdi. Öptüm seni gece gecea

Goksu dedi ki...

Ben ufak tefegimdir o yuzden dagcilik yaptigim donemlerde ciddi kaza gecirmeme ragmen cok bi sey olmadi:)Ne de olsa denge noktasi yere yakin , dengeyi cabuk topluyo insan.

Daaa , bak eksiklikleri sevmek ve kabul etmek dedin ya , ne guzel dedin...Onlara eksin diyen biziz , belki de degil!

carpediem dedi ki...

görme ile sorunu olanların,
hem de baş yapıt olacak
harika resimler yapmasını,
nasıl ilginç buluyor insan...

Resim öyle bir sanat ki,
gördüğünü hayal ettiğini
gözündeki rahatsızlıktan ötürü
eğri büğrü resimler ve farklı renkler kullanıp yaparak ,
ortaya koyan ressam sanata yeni bir yorum getirmiş oluyor..
YORUM FARKI yani
Halbuki kusur verdiğine ,
yetenek de verecektir yaradan,
illaki.

Follow my blog with Bloglovin