yılbaşı partisi.. ve iniş çıkışlar..
geleneksel kurumsal yılbaşı partisi..
açılış konuşması..
kapanış pastası arasında bi de kura çektik.. yılbaşı armağanları için..
canlı müzik.. elbet benim tarzım değil..
ama çok eğlendiler..
sıradan ofis partisinden farkı..
hastaların da katılması..
bir kısmı..
tekerlekli sandalyede..
27sinde ve tekerlekli sandalyede iseniz..
ve ayakta son anınız sekiz ay önce bir düğünde oynamaksa..
o düğünde bir maganda bir patlama eşliğinde sizden bacak ve ayaklarınızı kullanma hakkını alıverdi ve sonra hep yataydan baktıysanız dünyaya..
yeniden oturabiliyor ve gözvdenizi dengede tutabiliyor hale geldiğinizde..
oyun havası çaldığında .. tekerlekli sandalyede gene de ellerinizi.. omuzlarınızı.. kıvırttırmaya başlarsanız.. ve morlu birileri sizi piste alırsa ve devam ederseniz belden yukarınızı oynatmaya..
cesursunuz ve hayata karşı inanılmaz bir bağınız var demektir..
bu durumda morlunun hüzünlenmesine gerek yoktur..
ama ayakta ve he yeri sağlam ve suratsız ve mutsuz ergeni tepelemeye hakkı var mıdır..
vardır bence..
peki tepeler mi..
yok son anda rencırlar gelir ve ergeni kutarır..
sonrasında..
ergen.. itiraflarda bulunur size..
takıntıları ve gereksinimleri ve kaprislerinin arasında hala üzümgöz kızın durduğunu görür üzülürsünüz..
sonra eğleniyormuş ve keyifliymiş gibi yapmaya devam edersiniz..
*********
resim... yılbaşı partisindeki çekiliş numaram..
yok hayır numaraya eşdeğer bir hediyem yok .. kokulu bir mumum oldu.. karşılığında..
var mı bundan bi felsefe çıkarabilecek biri..??
duygu herşeydir.. gerisi uçucudur filan gibi..
11 yorum :
Şimdi öyle bir resim eşliğinde,öyle bir yazı yazıyorsun ki :D
resmi görmesem,
yazıya insan güçlü bir varlıktır. bedensel sancılar bile vız gelir
ama an gelir bir küçük gönül çırpıntısı,hayatı dayanılmaz kılar,cesareti alır götürür
felan gibi bir yorum yapacağım
yazıyı görmesem,
bir küçük kağıdın üzerine başka bir çift haneli muzip sayı yazıp,resmini çekip kendi blogumda yayınlayacağım
ataletle ikimizin resim toplamı 100 ediyor,demek ki bir bütün oluşturabiliriyoruz gibi espriler yapacağım
ama ikisi bir arada olunca
ne resme tam güldüm
ne de yazıya ağladım
esasında hayat gibi oldu
her acının içindeki mizahı görerek yola devam etmek falan felsefesi
sabah sabah neler yazdırdın bana doktorum :)
yakında kutlama mı var yine
gelen gidenden farkında değilim olan bitenin...
kutlu olsun şimdiden,
yeni yılınız...
resmi gördüğümde , dedim ki herhalde hatırladığı ilk yılbaşının tarihi. Ergenin aşk acısı, artık hayata yattığı yerden değilde oturduğu yerden bakmanın sevincindeki kız hepsi hepsi bi yana ataletim, bazen ben olmak ne zordur. Hep dik olmaya çalışmak, yada hep dik gibi durmak. Onların ortasında sen atalet gibi durdun değil mi?. Ergeni tepelemekten vaz geçtin, Tekerlekli sandalyeyi çektin oynadın. Ben de öptümm seni sabah sabah
lalcim.. durdum valla..
gözlerimi yere indiriyorum gerçi bazen..
ama inan onlar için..
güvendikleri kişinin gözündeki hüznü korkuyu görmenin bi faydası yok onlara.. hatta zararı olur diye..
dikiyorum gözümü yere.. yüzüm gülücük dolu..
öptüm ben de seni..sabah akşam farketmez =)
*************
dilaram.. dünya yeni yılı kutluyor..
biz de ayrı durmayalım dedik...=)
*************
alperim natifim..
atalet farkı o.. yazdığın şey işte..
birini ya da diğerini tek başına ekleseydim.. sen beni bu kadar sever miydin =P..
atalet
fotoyu görünce ahha şimdi 69dan nasıl tavşan çizilir gelcek dedim..
okuyunca kahkahalar arasındaki hüzün dolan gözler geldi gözümünönüne..
seni seviyorum ben biliyosun dimi,bide koccaman bi öpücük sabah sabah
Böyle şeyleri okudukça bazen şükrediyorum baş edecek bir ergenim yok diye. Anne olmak zor bir sanat.
Doktor olmak, insan olmak, anne olmak hepsi tek tek zor. Sen hepsini bir bünyede toplamışsın.
O 27sinde olup da tekerlekli sandalyede olan hastanın durumu çok acıttı beni. Bir süre önce öyle bir olasılık benim için de geçerli oluvermişti bir anda. Olmadı ama, olması olasılığında bile yaşadıklarımı anımsadım da tahammül edemedim.
Kolay gelsin..
69 u görünce,
a aaa uğurlu sayım dedim :p
tam şoparacaktım ki,
"önce yazıyı oku oya da,
sonra şopar" diye uyardım kendimi..
iyi ki de öyle etmişim..
morlu kadın hüzünlensin mi,
sevinsin mi diye düşününce,
bardağın dolu ve boş tarafından bakma muhabbeti geldi aklıma ataletim..
hayat kötü bir sürü olayla dolu..
hele hele sen,
ne kadar trajik şeylerle karşılaşıyorsundur her gün kimbilir..
yok, bu dolu tarafından bakma olayını,
bir süre önce öldürdüğümüz pollyanna gibisinden söylemiyorum..
ama dediğin gibi,
hayata karşı bağları görebilirse morlu hüzünlenmek yerine,
gülümseyebilir..
hele hele de o bağların güçlenmesinde payı varsa..
ama şu ergen işi..
ona ben karışamaz..
nazı sana / size geçer..
ve sen de / siz de o nazı çeker de çeker..
öpiim mi bi de?
kokulu kokulu ;)
sabah sabah sayıları karıştırmışım:) tavşan 62den yapılıyodu dimi..69 başka bişeydi..off tamam yaa
şaşkın bir şirket eğitiminin ortasında yazıyorum bu yorumu, ciddi bir surat ifadesiyle ama ne yapayım ataletim.. yine öyle bir yazmışsın ki...
ve,
sana ne çıkarsa çıksın, az olmuş diyecektim zaten ben.
bi ve daha,
kafamı toplayıp doğru dürüst bi yorum yazamadığımın da farkındayım.
ama öperim.
yok sinirlenme...
umut var çünkü ergen...
değişir...
değişme olasılığı yüksek...
birde yetişkin ve herşeyin yerli yerine oturduğu bir yaşta böyle bir huy düşün...
her dakika sabır testine giriyorsun...
tahammülü zorluyorlar...
dediğim gibi yaş küçük daha :)
sevgiyle...
yahu ben kutlamaya gelmiştim...
daldım gittim...
vakit olup gelememe ihtimaline karşılık şimdiden kutluyorum yeni yılını...
sağlıklı,mutlu ve tüm sevdiklerinle ailenle birlikte nice güzel yıllar diliyorum...
yeni yılın kutlu olsun...
öpüyorum kocaman...
ve elbette lekeyide öpüyorum :)
sevgiyle...
Yorum Gönder