28 Kasım 2008 Cuma

..




arkadaşlarımın annesi.. kem oğlu hem kızı.. oğlu.. sokaklarda kovalama günlerinde.. fakülteden arkadaşım..
kızı sonradan..
evi uzak..
ağrıları var..
ara ara gelir.. bu sefer.. yatıralım sizi dedim.. burda tedavi edelim..

genelde bana güvenir muayene ve tanı için..
ama sonra eşini bırakamaz..
halasını bırakamaz ve eve yakın biyerlerde tedavi olur..
düzelemedi bir türlü..
takılırım ben de.. aman ne kıymetli sizin de eşiniz..
ama o geldi ..
sizi bırakıp..

sormayın der.. düzeldi düzeleli.. evde görmez olduk..
bir yürüyüş.. bir gezme.. =P

bi baktım gelmiş.. bu sefer.. kararlı..elde çanta..
yerleştirdik odasına tedaviye başladı..
aralarda sohbet de ediyoruz..
farklı bi kadın tanıdım yatırınca..
torununun kendinden yaşça çok büyük sevgilisine de anlayışlı..
kızı eğer bunlar evlenecek filan olursa ben gitmem demiş..
ben giderim demiş bizimki.. sen de kaybettiğinle kal..
diyor ki..
her ne yapalarsa yapsınlar.. onları sevip yanlarında olacağımı söylerim her zaman çocuklarıma..
bu kız nasıl böyle yargılayıcı..??
kızına söyledim..
annen senden iyiymiş.. daha çağdaş dedim..
güldü bizimayselgüreldir o dedi..

eşi de benim hastam..
tam ihtiyar delikanlı..
uzun boylu keyifli beyaz gür saçlı parlak sürmeli gözlü biri..=)
muzur çocuk gibi bakar...

hanım karşı odaya yatan beyle pek ahbap oldu..
açıkça flört etmedeler..
sabah kahveleri.. akşam çayları.. sohbet kahkaha..
takılıyorum arada..
kalp ağrılarına bakmam ama diye..
gülüyor genç kız gibi..

sonra dedi ki..birden ciddileşip..
ne yapayım..
çocuklar akşamları yemeğe çağırıyolarmış..
öyle keyifli ki.. öyle heyecanlı.. bekar yaşamdan..
bir kere telefon etmedi akşamları..
bir tedavi sonunda çay içmeye geldim demedi..
ateş almaya gelir gibi. sabah geliyor onbeş dakkada gidiyor..
onbir gündür burdayım..
bir tek kez..
seni özledim..
hanım .. evde yokluğunu hissettim demedi..
ayıp dedi..
kırıldım.. insan bu kadar fütursuz mu olur..
bu benim tek.. ilk.. tek başına tatilim biliyor musunuz.. yıllardır ilk defa.. önüme bana hazır/özel bişeyler geliyor..
küçük şeyler bunlar.. ama hayatı tamamlayan şeyler.. dedi..

düşündüm..gülümsedim sonra..
bu sefer.. kötü biyerlere gitmedi.. düşünce..
en azından anı çilesinden.. çekince gelenlerden bazıları..
eh işte.. yumak yapmaya değer gibi..
değer mi gerçekten.. bilmem..
züğürt tesellisi de denebilir..
gerçi son günlerde kediye sinir oluyorum..
yok anlatmayacağım.. nedenini..

kadına gelince..
bir çiçek alıp gelmemesi..
bir özledim dememesi..
bir sensiz farklı oluyormuş dememesi..
nasıl incitti.. onu farkettim..
yaşı yok bu işin..

sonuç..
o komşu odadaki bey.. hanımı taburcu edince.. pek üzüldü..
kartını vermedi mi dedik.. yok dedi..
avukatmış o da..
hanım gıyabında ..
efeli bi bey dedi.. güzel de sohbet ediliyor..
ne demekse..

demem o ki..
nazik olacaksın..
uzun zaman bile olsa.. yanında geçirdiğin..
hatta eğer uzun zaman geçtiyse.. beraber geçirdiğin..
umursamazlık biyere götürmüyor..
biraz şefkat.. kibarlık..
işte bence ..
seni ayrıcalıklı kılan bu..
***********
fidyo.. centea.be.. bir belçikalı yatırım firması reklamı....

16 yorum :

Kedi Narnia dedi ki...

babam annemi evden uzaklaştığında düzenli olarak metheder bana ve kardeşime... hatta özlediğini bile beyan eder yüzünü unuttum bu kadının gelsin artık diye. dönüncede çok memnun olur. ama bu hali mutlu etmez beni... benden önce annem bilsin isterim babamın bu özlemini... onun sözcükleriyle... benden ya da kardeşimden duyuyor oluşu... bilmem hani ben olsam eşim direk bana söylesin isterim... o kadın olsam aynı şeyi bende eşimden beklerdim... yıllarca eş, anne bırakamamış bıçak kemiğe dayanınca gelmiş senin yanına tedaviye... aklınca fedakarlık yapmış ama bence onu bile karşı tarafın algılayacağı şekilde yapacaksın. heee anlamıyorsa da ağlanmamak lazım ama ben böyle böyle yapmıştım diye... demesi kolay ama beklentilerin olmadan emek vermek lazım herkese...

birde şu kediyi anlatsana sen bize... ne yaptıki bu? elişi torbanı falan mı karıştırdı? herşeyi kemirip yeni sorunlar mı çıkardı? ay bilemedim neden seni sinirlendirdiğini... sen anlat tahmin ettirme işte bize :P

Ece dedi ki...

'Her şeye rağmen yanımdasın' dedi Bebek bi gün.Durup dururken..Neler düşündü de söyledi bilmiyorum..Bazen o kadar derin bakıyor ki yüzüme, bir şey söylemeden..Hoşuma gidecek anlamları yüklüyorum hep.Çünkü ben olsam,bunu bunusöylerdim diye geçiyor aklımdan.Ama çok iyi biliyorum ki,O'nun yerinde ben yatsaydım,başka türlü olacaktı her şey..Erkekler daha bencil oluyor.Belki doğrusu da bu..Kendini sıkıntı içinde tutmayıp kaçmak..
Dur bi yazı hazırliim ben bununla ilgili en iyisi.Uzayacak bu yorum zira..

Sabah öpücüğünü bırakıp hızlı mesaiye geçmeli. Bugün cuma ya...

burdasaklaniyorum dedi ki...

kediye niye sinir oldun ki diye güldüm.
diğer mevzuya gelince,
haklı kadın.
ve o beyle tekrar karşılaşır mı acaba hani bi kontrol montrol?
karşılaşsınlar istedim 8)

Adsız dedi ki...

yüksel aytuğda okurum ben :) çok güzel fragman izlerim :) yazık adam cağız 1 parmak kitap yazmış 3 senelik bir dizi oldu ne kitapmış yaw... kaynana kötü (kitapda koca kötüydü haluki) kan kusturuyor. hastaneye yatıyor.. aynı durum hafif bir flört hali.. ay o cadı kaynana gidiyor pambuk (kuzu böyle derdi) pambuk biri oluyor. elbette kadın her yaşta kadın. erkekler bir tuaf.. kadın istiyor.. istiyor minik minicik ama işte. annemle bedoş halam haziranda kaplıcaya gittiler. eniştem aramamış 15 gün ayy halam bir bozulmuştu.. halam ki köy kadını.. 1.50 boyu ile dağları devirir.. 70 küsür yaşında cıva gibidir. arada utandırırım onu ben özledin mi kocanı filan diye.. ınhh çok kızar. gel görki aramadı diye resmen bozuk attı :) aklıma geldi işte.. ben deneyimli olduğumdan sanırım (evlilikte) böyle şeylerin hep olduğunu istisnaları varsa bile benim görmediğimi.. çok hayal kurmamak gerektiğini.. biliyorum en azından :)

şimdiden güp güzel haftasonları olsun.. sevgiyle.

Adsız dedi ki...

İşte,diyorum ya...
küçük şeylerdir kadını mutlu eden...
ve o küçük şeyleri bile yapmaktan aciz bazıları...

Adsız dedi ki...

ben de ki özleme hastalık gibi, hatta tedavilik arkamı dönsem sevdiklerimi özlüyorum. Bak buna çok güleceksin bi akşam kocam geldi kapıyı açtım işte bizde kızlar falan bi tezahürat bi tezahürat, o zaman ayile apt de oturduğumuz günler, Yukarı katta ki kayınvalidemle görümcem, çoktandır görüşmediğimiz biri geldi sanıp kapılara dökülmüşlerdi öle işte. Sen de özlenirmisin dersen Bi İstanbul dışına çıkayım İstanbul girişinde karşılanırım dönüşte . Ay bundan yana gönlüm ferah. Annem de babamı hep pencerede beklerdi. Ne komik hikayeler var bi bilsen bi de bize sölemezdi geldiini kapıyı kendi açmak için.
Sen onu bunu bırak kediyi anlat KEDİYİ . Video süperdi. Yapım firması için olması ne güzel dimi, temel taşından başlamışlar:)). Öptüm seniii

kayipsimurg dedi ki...

Bu yazıda bişii var. Sabahtan bu yana 5-6 oldu okumaya başladım bir sebeple yarıda kesildi. İki oldu yorum yarıda kesiliyor. Bakalım bunu bitirebilecek miyim.
Benim birkaç hastalık hikayem oldu. İlk defasında biraz ilgisizlik olduysa da dünyayı ayakta tutan sütun sayısını öğretince pek yinelenmedi. Ben şunu öğrendim. Eğer bişiilerin olmasını istiyorsan öğretmen gerekiyor. Kendi hallerine bırakırsan verdikleri tepki ilgisizlik ve ikincide de aynı tepkiyi gösterdiğinde kızarsan ee geçen defa bişii demedin oluyor. İşi baştan sıkı tutmak gerek. Üzüldüm o kadına, kimbilir eşi ve çocukları için kendinden ne fedekarlıklar yapmıştır. Ama aldığı karşılık kalp kırıklığı olmuş. Ama o hep affeden olmuştur şimdiye dek. Bunu da affedecektir nasılsa. Affetmek dediğimiz tepki vermemeyi kadının asaleti, anaçlığı vb kılıflara sokuyoruz. Ama kırıklıklar daim oluyor.
(4 defada bitirebildim yorumu)

Adsız dedi ki...

anneannem akıllı kadındır..
lafın arasına arasına şıkıştırıverir nasihatları..
kendinden ya da başkalarından örnekler verirken,
aslında nasihattir o..
"mücella hanım vardı ben gençken.. biz beşiktaştayken yan komşumuzdu.. bembeyaz tenli (beyaz ten çok önemlidir anneannem nezninde!), biblo gibi, çok güzel bir hanımdı.. benden birkaç yaş küçüktü.. çok aşık olarak evlendi bir beyle.. çok güzel bakarlardı birbirlerine.. ama mücella hanım da kocasının ilgisini ve alakasını sürekli üzerinde tutmayı çok iyi bilirdi.. zaten akıllı kadındır erkeği hep diri tutan.."
gibi :)

geçenlerde biz tartışmışız dünlüğün babasıyla..
ailenin kadınları toplaşmış,
ben de bulmuşum ortamı,
söylendikçe söyleniyorum..
anneannemi kötü kötü bakarken yakaladım bana:
"nooldu tontiş?" diye sordum..
"e ama kabahat senin.. akıllı kadın dediğin...." diye başlamaz mı?

"e ama anneanne hep mi biz kadınlar?" diye isyan edecek oldum..

el cevap:
"sendeki aklın 10 da 1i onlarda olmadıkça, evet hep kadınlar.."

isyan etmek sanırım faydasız ataletim..
akıllı kadın olmak ise farz :)

öperimmmmm...

Adsız dedi ki...

genel cevap..
kediye kızışım..
tamamen simgesel ve kişisel..
kedi kedidir kedi.. deyin..
sallayın meraklı turşucular..

**********
dolfin..
katı olmamak lazım..
bakmasaydı ya da söylenmeseydi diye..
dönüp aslında bi de kendine bakmak lazım..
kim için nasıl fedakarlıklar yapıyorum..
yaparken farkında mıyım diye =)..

************
saklanbacım..
sen iste ben karşılaştırırım..=D..
çöp de çatabilirim hatta..
ama ihtiyar delikanlıma da yazık olucak ya..
************
huu..
sanırım bu gönül umması denilen şey..
yani bişey yaparken beklenti geliştirmek değil de..
olmayınca farketmek gibi..
=)
************
delikız..
küçük şeyler anlık mutluluk verir de..
bence mutluluk için daha büyük .. düşünmek gerek..
************
lalem..
tabi sen il sınırında beklenmeyeceksin de kim beklenecek..
tıktıktık tahtaya vuralım..
anlatmıycam kediyi..
=P
************

simurgum..
bu konuda anlaştık..
bence de.. nasıl başlarsa öyle gider..
ya da kocamannnn bir ünlem işareti koyarsın..
bekçi sopası gibi..
bu andan itibaren dersin..
devamında..
=)
yazıyı üfeldim okudum ben..
simurg büyüsü yaptım.. ayrılmasın diye ..
bilogdan..
*************

oyasıı
duymasınlar valla
onda bir akıl he..
ezseydin azıcık..=P
ben kavga da etmem..
yaptığımı da kendimden..
yapmadığımı da kendimden bilirim..
sitem de etmem..
eskiden yapardım.. sitem etmez.. içten kızardım..
hepsini düzledim.. içimde..
kimse ne zamanında söylendiğimi bildi..
ne içimde şişti..
hesap sıfırlandı..

30dan sonra aşık olunmuyor ya..
bir değerli blogcunun dediği gibi..
rasyonel olunabiliyor..

bekleyin az..
size de olur büyüyünce..
=D...........

atalet..

alpernatif dedi ki...

Şu ana kadar yorumların tamamı bayanlardan
Eh haliyle öcü erkekler :D

Hanımlar
Karşı odada yatanın cinsiyeti de erkek ?
Demek ki neymiş ?

erkek varmış
ERKEK varmış :)

Adsız dedi ki...

ya alperim natifim..
karıştırdın sen iyice..

bak o flört..
o koca..
erkeğin iki evresinden biri..
iyi
diğeri..
görece.. tamamen.. karısına kalmış.....=P
atalet...

geçkalmadımki dedi ki...

Erkekler, hele eski zaman erkekleri...
kadınlar kendileri anlasınlar sevildiklerini diye bekliyor..
bir yakınım yaşlı amca kendisini eşi için ödül gibi görüyor.. sağlıksız da zavallı..sıklıkla hastaneye yatıyor..eşi de refakatçi doğal olarak.. hastane şartlarında benimle birlikte kalıp fedakarlık ediyorsun demeyip, bak sayemde yemek, ev işi yapmıyor dinleniyorsun diye kendisinin takdir edilmesini istiyordu..
ama eşinin arkasından da ne methiyeler düzer o odaya gelince konuyu değiştirirdi..nasıl bir xy zihniyeti dimi...
:)))
Bi de ne harika video o.. bayıldım...
Sevgiler Ataletimmmmm...

Adsız dedi ki...

ben de sana bayıldım da..
amcadan çok geliyo bizim kliniğe de =)..

sen esas koş koş..
saklanbaca koş..
ataleti unutturan bi yazı dizisi başladı ki..
nasıl..
=)

atalet..

Adsız dedi ki...

aaaa..
yat atalet.. 5* şınav çek sonra da mekik..
sonra da sürün 36 mlik koridorda..
eceye yorumaltı yazmamışın..

ecemmmm... kraliçem...
bak bunda yanıldın..
hastalıkta davranış..
düşünülenin çok aksinde..
onu başka zaman yazarız..

ama senin anlam yüklemen.. doğrudur..
kişiyi nasıl bilirsin kendin gibi..

bi de..
rağmen sevemk budur.. der.. saygıyla eğilirim önünde..
ve öperim kocaman..
atalet...

Adsız dedi ki...

beş değil elli o..
şaşkınlıktan el karışmış..
beş hafif bi ceza.. elli bile..

atalet..

Adsız dedi ki...

Annem İzmire gitmişti büyük Teyzemize hastanede refakat etmek için.
Babam bir kaç gün bizde misafir kaldı.
Çok eğlendik birlikte, güldük, güzel yemekler yedik filan.
Sonra annemin gelmesine bir kaç saat kala traş oldu. Bıyıklarını bile taradı.:)
Benim yavru o zamanlar 8 yaşlarında daha.
Beraber aşağıya indiler, direkt sokağa, beklemek için...:)
Babcım diyorum, daha çok var, üşürsün..Sadece muzip muzip gülüyor.
En sonunda aşağı sandalye indirdim, ben de camdan izliyorum.
Annem çıktı sokağın başından...
Kahkahalarını unutamıyorum babamın.
Çok güzeldi.
Gerçekti, samimiydi.


Kim istemez böyle bir şey yaşamak?
Ben de bazen evin ışıklarını söndürürüm Epmet Bey eve gelmeden. Çocuk gibi gider koltuk arkasına filan saklanırım.:)))
Eve girince deli gibi olur. "Ü...Ü..." diye odaları 4 döner.
Güler ve ortaya çıkarım. İlkerce lisanından bir kelime söylerim.: Da-lak.
(Bu aralar aramız limoni, tekrar denemeli, aynı tepkiyi alacağımdan emin değilim...)
:)))
Ataletciğim hiç hoş bir şey değil o Hanımın yaşadığı...
(E yine döktün beni, iyi geldi boşver.)

Follow my blog with Bloglovin