10 Ekim 2008 Cuma
cuma kolajı..
bir filmden bir sahne..
anne.. kızı..çalışan çok kazanan ve başarılı bir reklamcı.. ve kızın arkadaşı..kızın düğün öncesi.. ev alışverişinde..girişe bir masa bakıyorlar..gelin adayı .. evet alıyorum diyor..
annesi.. bir de aday skna sorsaydın diyor..
ne gerek var diyor kadın.. evleniyor olmam masa seçme özgürlüğümü kısıtlar mı..
biraz yumuşak olmalısın.. uyumlu olmalısın diyor anne.. sen şimdi onun soyadını da almak istemezsin..
evet neden kişilik değiştirmek zorunda kalayım ki.. evlenince..
ama evliliği başarmak için karakterinden birazını vereceksin diyor anne.. ( hahaha birazı mı??.. birazı mı.. tümden değişip bunu da mutluyum huzurluyum yuvamı kurdum.. içinde eridim diye düşünen onca xxin ahını alacak kadın bişi değil )
ben vermem diyor kızı.. birazını başkasına verecek kadar fazla yok..
ben bunu çok tuttummmmmm =D...
*************
bi de.. AYnin bi sahnesini yakaladım..
tüm erkek oyuncular oturmuş.. teve izliyorlar..kadın programı imiş meğer..sonra anladım.. nasıl açıyor o hamuru incecik .. evet abi.. nasıl maharetli filan diye aralarında konuşuyolar.. ne var canım onda dedi.. hatun kişi.. adı ne?? ev kızı modeli olanı diyorum..yumurtayı çok kırarsın içine incecik açılır..gösteririm size..
gaffurla başlamak üzere.. ben bu hatun.. burhan ve diğer hatun katıldı katılalı ısınamıyorum bi türlü.. avrupayakasına..geçtim .. başka yere..geri geldim..
mutfaktalar.. mantı açıyorlar.. kadın figür yok ortada..baba da elinde örgü..mutfak masasının yanı bi sandalye çekmiş.. veryansın örmekte...
birden farkettiler.. abi..biz napıyoruz.. bu kadın programı bizi değiştirdi.. ele geçirdi.. kaçalım deyip.. ellerindekileri atıp kaçtılar..
demiştim dimi ev insanı yutar diye.. güls de yazmıştı bi yazısında zamanında..o zaman da bayılmıştım bu lafa.. ..
bi ara ürben demiştim.. şehirli toplum.. bunu da konuşmalıyız bence.. şehirde yaşarken nasıl bir yaşam için bütün bu çileyi çektiğimizi.. ama aslında kırsalda gibi yaşayıp gittiğimizi..
çadır toplumu geleneğinden kopamadığımızı..
*******************************
bu da benim..defter arası alıntılardan..
"bir kadın hayatını ve duygularını yönlendirme yetkisini ve gücünü bir erkeğe asla vermemelidir..
gerçekte hiç kimse bu şekli gücü başkasına vermemelidir.."
ama kimden almışım.. notu yok.. =P bilen varsa bildirsin..
********************************
resim.. uyumun olması gereken iki yerden biri..
dans pisti..
diğerini tahmin ediin bakiim.. bilecek misiniz.. =)
******************
YOK BEN SİZLER KADAR YARATICI /ÜÇ TEMM.. SİMURG VE SEDENCİK/
YA DA MUZUR/ALPER.. SANIRIM LALEM =P/ ..
YA DA.. ÇOK RENKLİ../OYA VE DÜNLÜĞÜ/ DEĞİLİM..
BENCE UYUMUN MUTLAKA OLMASI GEREKEN EN ÖNEMLİ YER...
BİRLİKTE ÇOCUK EĞİTTİĞİN KİŞİYLE.. OLAN KAVRAM UYUMUDUR....
NE OLSA GELECEĞE DÖNÜK BENİM GÖZÜM..
=P
VE FARKINDAYSANIZ.. TEK CİDDİYE ALDIĞIM İŞ BU ..
ZİRA SK DEĞİL KİŞİ FİLAN DEDİM.. BU BİR DEVRİM..
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
15 yorum :
Ha ha
Valla diğer yeri bana sorma
Biliyorsun kale önünden kaçırma şampiyonuyum
Kesin o danstan sonra çekilen halaya girmiş,kızı başkasına kaptırmışımdır :D
Bi deeeee
Burası xx large bir blog olmaya başladı
Her yorum yazışımda korkuyorum,kadınlar beni çarmıha gerecek diye
Bir blog daha açıp öyle mi gelsem ayfernatif deyu ?
hehheeheh iki pistte de çok uyumluyumdur hala da)). Şimdi sen sonunu böle bağlayınca ben asıl konuyu unuttum, son hatunun helede iki rolde oluşuna hiç ısınamadım, o karakter yani Şahikanın halası karakterini ailece itici bulduk. Bi de o söylediğin söz güzelmiş nerden alıntıladınsa alıntıladın , gelip sahibi seni bulur. Benim Henry Jeanson olayımı hatırla )). Öptüm seni iyi bir hafta sonu olsunn ataletime
izlemiyorum artık,
kabak tadı verdi çünkü...
her zaman ilkler güzeldir,
sonraki katkılar,
pişmiş aşa su katılmış
olayı haline gelip,
bozuluyor...
bi de uzatma çabaları
herşey kopup gidiyor...
şehirde kırsalı yaşamak,
bi de fazlası yok,veremem...
ben de tuttum bu lafları
da...
uygulama????
ne kadar???
ay herkes sıkılmış Avrupa yakasından.
valla ben hala severek izliyorum.
hala'ya da bayıldım.
ben esas ata'ya gıcığım ama..
geri gelmesi canımı sıktı.
neyse mevzu o değil zaten.
evet kadın doğru demiş.
ama esas olan karakterinden birazını vermek midir bilmem.
belki onun karakterinden birazını da kendine ekleyip çoğalmak mümkün olabilir.
bakış açısı elbet!
karakter verdikçe azalır mı, paylaştıkça çoğalır mı, bilgi gibi.
tv özürlü olduğum için nelerden söz ettiğinizi anlamış değilim. Ve fakat "burdasaklanıyorum" seviyosa vardır bir bildiği deyip ben de seviyorum diyorum :)
Son soruya yanıt veriyorum. Diğer uyumlu olunması gereken yer resmi geçit töreni olabilir mi? :)
Bindiğim bir taksinin sürücüsü bir tespitine başlarken "abla ben gızılcahamamlıyım bizde........ olur" deyince ben de gızılcahamam g ile mi k ile mi yazılıyo diye sordum ve sürücü bocaldı.
Ogün bugün inanıyorum ki İstanbul koca bir köy.
Zaten İnsanlar mekan değiştirdiklerinde kendilerini de yanında götürdüklerinden olsa gerek, gidilen mekanın adı ne olursa olsun içinde taşıdığı mekanı yaşıyor.
sondan başa..
şu ana kadar diğer yer tahmininde bilen yok.. akşama kadar bekleyip o zaman ekleyeceğim..
bu yazının altına..
simurgum..
son bindiğim takside..ben de çok korktum.. ama bilog yazısı olarak.. =P
yeni fotolar çektim =)
ama bi bakiim ööle gndericem..=P
************
saklanbacım
evet konu felsefi..
eğer alabiliyosan verdiğin kadar..
süper renkli olur..
ama hep ver hep ver.. nereye kadar
hazıra dağ dayanmaz..
=P
*************
dilaram..
evet uzadı mı tadı kaçıyo gibi geliyo bana..
bi de o şehirli köylü tiplerini de sonradan görmeleri de ben komik bulmuyorum ..
*************
lalem ..
biliyorum ya.. deli etmişlerdi seni.. o olayda =P...
hoşgeldin geriye..
************
alper bu blog sen olmadan olmaz..
bilesin..
taklitler ya da rol çalmalar da beni açmaz..
bu durumda gel alpernatif olarak.. aslanlar gibi yaz yorumunu..
=D..
*******************
İster akşama, ister sabaha kadar bekle bizde her daim askeri yönetim var. Her durumda "uygun adım marş" modundayız. Yani yaşam bir uyum içerisinde geçiyor.:) Başkasına aklım ermez benim.
Sondaki soruya cevap:Çift kişilik bisiklet kullanırken de uyum gereklidir.
Evlilik konusunda yazamayacak kadar heyheylerim üstümde bugün, gideyim...
Çooookkkk öperim atalet...:)
aslında ben dedim zaten diyeceğimi ataletim,
ilham perim.. :)
ama şu "ev insanı yutar" lafı..
yutar tabi ya..
yutmakla kalmaz hem..
geviş getirir de,
sonra geri tükürür..
ve gün gelir sen (ya da o / bu / şu),
çok tanıdık bir yerde,
çok yabancı kalırsın kendine..
***
uyumun olması gereken diğer yer mi?
ne yani tek bir yercik miiii?
;))))
simurga...
tuttum senin lafı.. uygun adımı.. =P
eh uyumlu bir yaşam dileyim o zaman =)..
***************
3üm temmuzum aklınla bin yaşa..
hahahaha...
çift kişilik bisiklet ha....
evi salla zaten.. sen çık dolaş dışarıda hava daha renkli...
***********
oyam çok güldüm....
tükürür ha..
tükürsün bence zaten..
hayır yutulduktan sonra iki çıkıştan biri bu.. bi de.. daimi içerde kalma durumu var.. onlar daha vahim..
=P
***********
ataletinizzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz
***********
ip cambazlığıdır herhalde...
uyum yoksa sonu fiziksel ölümdür...
anlamayan ve anlatamayan insanlarla / partnerlerle yaşanansa ruhsal ölümdür...
kesinlikle katılıyorum hiç kimse kendini yönetme yönlendirme yetkisini karşı tarafa bırakmamalı...
bu kadın/erkeklerden oluşan bu mutsuz toplum bi kendine gelmel :)
sevgiyle...
hehe.. sedenim de gelmiş.. süper tahmin..
=( ama benmki o kadar yaratıcı değildi.. keşke olsaydı....
der ayrık otunu öper..
atalet...
su gibi okudum yine Ataletim:)
Avrupa Yakası ıh
ben de vazgeçtim
kendinden çok şey vermemeli insan
sonra verecek hiçbirşeyin kalmıyor geriye,bilirim...
uyum mu?
oy oy oy
her yer desem,fazla olur di mi,
biliyorum imkansız zaten:)))
ce ee diyeyim dedim:)
Evin yutması hakkında P. Mağden'den bir kaç dize ....
[....]İçeride hep birileri uyuyor,/İçeride hep birileri uyanıyor /Kurumuş çamaşırlar arsız bir göbek:/ "Katla bizi, diz, yerleştir." / Sırıtarak üstüme üstüme /
Buzdolabının yan duvarı kir içinde /
Bıçak takımı haince emin:/"Kanın bulaşacak az sonra gövdemize, ellerini doğrarsın habire sersem"/Makarnanın suyu taşmasın ne olur /Fırını silemeyecem /
Buzdolabının yan duvarı kir içinde/
Plastik şişelerde pek çok toz ve / sıvı canıma okumaya nasıl da hazır: /"Dök, ovala, bitir; yenisini getir!" / Halıdaki kırıntılar cilveli, kırıtkan: / "Hadi canım sıkıysa yakala bizi." [...]
Daha teras süpürülecek, yastıklar /kabartılacak, havlular asılacak,/ çöp tenekesi yıkanacak /
Bir de o camdan aşağı giderken/ağacın dallarını hesap etmeli./
Buzdolabının yan duvarı
şu soyadı konusuna hep takılmışımdır ben. Evlilik konusunu hiç sorma zaten :):):)
Avrupa Yakasını toplasam 10 bölüm izlememişimdir. değişimleri bilmiyorum bile ama Hümeyra'yı severdim artık hiç çekilmez.
Sevgileer
Yorum Gönder